Uyku hormonu olarak bilinen, geceleri salgılanan ve bedende depolanmadan süratle kana karışan melatonin, birçok biyolojik işlevin düzenlenmesinde değerli rol oynuyor.
İnsan beyninin gece uyku, gündüz ise uyanıklık üzerine programlandığını belirten Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Fadime Tülücü, melatonin üretiminin gece 23.00 ile 02.00 saatleri ortasında en üst düzeye çıktığını ve bilhassa bu saatlerde uykuda olmaya itina gösterilmesi gerektiğini söyledi.
Bağışıklık hücre aktivasyonunun gece uykusu uyuyan şahıslarda, uyuyamayan yahut gündüz uyuyan bireylere nazaran çok daha yüksek olduğu tabir eden Uzm. Dr. Tülücü, “Bu nedenle bağışıklık sistemini zayıflatıp, daha sık hastalanmaya neden olacağından gece uyku mühleti 5 saatten az olmamalıdır. Öte yandan 9 saatten uzun süren uykunun da yararı olmadığı unutulmamalıdır.” dedi.
GÜNDÜZ UYUMAKTAN KAÇININ
Kaliteli bir gece uykusu için tekliflerde bulunan Uzm. Dr. Tülücü, sabah güneş ışığı ile güne başlamanın ve gündüz gün ışığı almanın, biyolojik saatin hakikat çalışmasını sağlamak açısından çok değerli olduğunu söyledi.
Bu nedenle gündüz uyumaktan kaçınılması gerektiğini söz eden Tülücü, “Her gün tıpkı saatte yatağa girmeye itina gösterin. Yatmadan evvel müzik dinlemek üzere zihni dinlendiren gevşeme prosedürlerini hayat stilinizin bir modülü haline getirin. Gün içinde antrenman yapın. Lakin uykuya yakın 4-5 saat içinde yapmaktan da kaçının.” diye konuştu.
Gece uykusunu olumsuz etkileyen faktörlerle de değinen Uzm. Dr. Tülücü, şu tekliflerde bulundu:
– Yatağa teknolojik aletlerle girmeyin.
– Yatak odanızın uykuya uygun loşlukta, ısıda ve sessizlikte olmasını sağlayın.
– Akşam saatlerinde alkol ve kafeinden uzak durun.
– Gece uykuya dalamadığınızda yatakta kalıp kendinizi uyumaya zorlamayın. Yatak dışında zihninizi çok fazla meşgul etmeyen bir aktiviteyle uğraşın, uykunuz gelince tekrar yatağa dönün.
– Yatağa ne çok aç, ne de çok tok girmeyin.
Ensonhaber
