CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi’nde basın açıklamasında bulundu.
CHP Başkanı’nın gündeminde ise pandemi sürecinde yeni eğitim ve öğretim yılında alınması gereken önlemler vardı.
Pandemi nedeniyle eğitimde eksiklikler olduğunu belirten Kemal Kılıçdaroğlu, bu problemlerin giderilmesi için CHP tarafından hazırlanan 14 unsurluk öneriyi açıkladı.
Teklifini açıklamadan evvel eğitim sistemine tenkitlerde bulunan Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şu şekide;
“EĞİTİM SİSTEMİMİZ FELÇ EDİLDİ”
“Yani hayatı boyunca, eğitim konusunda uzmanlaşmış bilimsel yazılar yazmış görüşler kıymetlendirilir. Tüm paydaşlar bir ortaya gelir ve tahlil bulunur. Eğitim şuralarında oturulur konuşulur ve siyasetler belirlenir. Bakandan bakana ya da günü birlik siyasetlerle eğitim siyasetleri oluşturulmaz. Üzülerek söz ediyorum ki 18 yıllık AK Parti periyodunda eğitim sistemimiz büsbütün felç edildi.
Bakandan bakana eğitim siyasetleri oluşturuldu, kişinin bakışına nazaran eğitim siyasetleri oluşturuldu, paydaşlar hiç dikkate alınmadı. Hangi partiden olursa olsun eğitim sisteminden hiçbir anne ve baba mutlu değil. Çok kolay bir örnek; eğitim sistemini temelden sarsan bir örnek; 4+4+4 uygulamasıdır. Artık soruyorum; bu sistem getirilirken Ulusal Eğitim Şuralarında mı konuşuldu mu? Tartışıldı mı? Karara başlandı mı? Hayır!
“EĞİTİMDE EŞİTSİZLİK VAR”
Düşünebiliyor musunuz? Milyonlarca evladımızı eğitimden bir haber olan tek bir makalesi olmayan 5 kişi bu siyasetleri belirledi. Dünya tarihinde bu türlü bir felaket örneği yoktur. Acı lakin Türkiye’nin gerçekleri bunlar. Durumu iyi olan aileler çocuklarını özel okullara yolluyor, çocukları daha iyi eğitim alsın diye. Durumu iyi olmayan aileler…
Eğitimde fırsat eşitliği değil harikulâde bir eşitsizlik tablosu karşımıza çıktı. Ulusal Eğitim’le ilgili geldiğimiz bir süreç var, yaşadığımız meseleler var. Bu meseleleri en rahat nasıl aşabiliriz? Kısa müddette neler yapabiliriz? Bu bahis hakkındaki kanılarımızı tabir etmek için bu basın toplantısını düzenledik.
“ÖNCE SAYILARI AÇIKLAYALIM”
Nedir?
Evvel sayıları verelim. Bugün devlet okullarında mecburî örgün eğitim kapmasında devletin 54 bin 715 okulu var. Ayrıyeten 13 bin 870’de özel okul sayısı var. Mecburî örgün eğitim kapmasında toplam derslik sayısı 588 bin 10 derslikte çocuklar eğitim görüyorlar. Derslik başına 25.8 öğrenci düşüyor. Yani 26 öğrenci. Özel okullarda ise 139 bin 337 derslik var burada derslik başına öğrenci sayısı 10.6 yani 11 öğrenci var.
“3 MİLYON ÖĞRENCİNİN MESKENINDE İNTERNET YOK”
Özel okullarda hem derslik sayısı fazla hem de derslik başına düşen öğrenci sayısı az. Eğitim kalitesi de daha iyi. Devlet okullarında örgün eğitim kapsamında 15 milyon 189 bin 878 öğrenci devlet okullarında. Özel okullarda okuyan öğrenci sayısı ise 1 milyon 468 bin 198’dir. Okullardaki öğretmen sayısı devlet okullarında 942 bin 936’dır. Bu öğretmenlerin 101 bin 730’u kontratlı. Özel okullarda ise 174 bin 750 öğretmen var.Zorunlu örgün eğitim kapsamında devlet okullarına kayıtlı öğrencilerden 3 milyon 17 bin 718 öğrencinin konutunda internet yoktur. 21. yüzyıldan kelam ediyorum. Türkiye’den kelam ediyorum. Türkiye’yi çok farklı bir formda iktidarın halkımıza lanse ettiğini biliyorum. Türkiye’nin uçtuğunu, büyüdüğünü söylüyorlar, Türkiye’nin dünyaya meydan okuduğunu söylüyorlar. Türkiye’nin eğitim sisteminin çok parlak olduğunu söylüyorlar. Lakin sayılar palavra söylemez, 3 milyondan fazla öğrencinin meskeninde internet yok. Yalnızca bu mu hayır! Devlet okullarına giden öğrencilerden 754 bin 429 öğrencinin de konutunda televizyon yok lakin biz uzaktan eğitim EBA dediğimiz şeyi yapıyoruz. Televizyonu olmayan bir öğrenci nasıl eğitim alacak. Sayı 754 bin 429…
“DİYORLAR YA CHP HİÇ TEKLIF GETİRMEZ DİYE”
Pandemi şartlarına uygun eğitim için en az 57 bin 340 yeni dersliğe muhtaçlık var, 92 bin 165 yeni öğretmene muhtaçlık var. Hem dersliğe hem de öğretmene gereksinim var. Neler yapılmalı.
Diyorlar ya CHP daima eleştirir hiç teklif getirmez. Pandemi müddetince esnaf için, çiftçi için, endüstrici, memur, çalışanlar için personeller için daima teklifler getirdik. Artık de eğitim konusunda bize düşen sorumluluğun gereği olarak tekliflerimiz.
14 UNSURLUK TEKLIF
1- Ulusal Eğitim Bakanlığı’na gerekli mali kaynak sağlanarak acilen 57 bin 340 derslik gereksinimi giderilmelidir. Birtakım köy okulları tekrar açılmalıdır. Hazine ve Maliye Bakanlığı kaynak sorunu yaşıyor ve bunu yapamacağını söylüyorsa yer tahsisi yapılmak şartıyla CHP’li Büyükşehir Belediye Liderleri bu yatırımı çocuklarımız için kendi vilayetlerinde yapmaya taliptir. Öte yandan İBB İSMEK ve ABB BELMEK binalarının çocuklarımızın pandemi şartları için uygun bir biçimde eğitim almaları için Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın kullanımına tahsis etmeye hazırdır.
2- YÖK ile yapılacak iş birliği kapsamında üniversitelerin 2020-2021 öğretim periyodunda açılmayacak fakültelerin bilhassa derslik, amfi ve konferans salonlarının üzere alanların direkt örgün eğitim sistemine kullanımına tahsis edilmelidir. Yine açılacak köy okulları ile düşünüldüğünde metrekare başına düşen öğrenci sayısında çok daha süratli bir formda ulaşmak mümkün olacaktır.
3- Yeni dersliklerin hizmete girmesi ile birlikte çocuklarımızın eğitimi için muhtaçlık duyulan 92 bin 165 öğretmenin ataması vakit geçirilmeden hızla yapılmalıdır. Toplumsal devletin kıymeti bir sefer daha kabul edilmelidir. Siyasi otorite pandemi sorunuyla takımlı öğretmen, kontratlı öğretmen, fiyatlı öğretmen garabetine son vermelidir. Öğretmen öğretmendir takımlar verilmelidir.
4- Okulların hijyen kurallarına uygun olarak açılması ve hijyenin sürekliliği açısından Ulusal Eğitim Bakanlığı’na en az 60 bin kişilik takımlı yardımcı hizmet çalışanı alınmalıdır. Teklifimiz AK Parti’nin de lehine 60 bin kişilik takım açacaksın. Bugün için başka bakanlıklardan ve İŞKUR üzerinden sağlanan çalışanın hijyenin sürekliliği açısından kâfi olmadığı açıktır.
5- Dezenfektan, maske, ateş ölçüm aygıtı üzere muhtaçlıklar için velilerden ek fiyat talep edilmemelidir. Okullar açılmadan bu gereksinimler hızla giderilmelidir.
6- Ulusal Eğitim Bakanlığı internet hizmeti sağlayıcısı kurumlarla görüşerek, mecburî örgün eğitim kapsamında devlet okullarına kayıtlı 3 milyon 17 bin 718 öğrencinin internet erişimini sağlamalıdır. Bu hizmet için maliyet üniversal hizmet fonundan sağlanmalıdır. Bu türlü bir fon var bu türlü bir para var şayet bu para heder edilmesiyse bunun için kullanılmalıdır.
7- Bu bağlamda uzaktan eğitim mühletince öğrenci ve öğretim elemanlarının tamamına sınırsız ve uzun vadeli internet erişimi ya fiyatsız ya da çok ucuza sağlanması için başta taşınabilir telefon operatörleri olmak üzere tüm altyapı sağlayıcıları nezninde teşebbüste bulunulmalıdır. Operatörlerin de sorumlulukları olduğu asla unutulmamalıdır.
8- Konutunda televizyonu olmayan 754 bin 429 öğrencinin televizyona kavuşması için Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın STK’larla ‘Senin de televizyonun olsun’ kampanyası açmalıdır. MEB bu kampanyayı açmayacaksa CHP’li belediyeler STK’ların da katkısıyla bu sorunu çözmeye taliptir.
9- Her hanede öğrencinin yararlanacağı dizüstü, masaüstü ya da tablet bilgisayar bulunmalı, bilgisayarı olmayan öğrencilerin muhtaçlığı MEB tarafından Üniversal Hizmet Fonu’ndan karşılanmalıdır. Ulusal Eğitim Bakanlığı bunu yapamayacaksa ‘benim param yok, hazinede de para bitti’ diyorlarsa CHP’li belediyeler yıl başındaki döviz kuru garantisi verilmek şartıyla ve ayrıyeten açacakları yardım kampanyası da engellenmemek kuralıyla bu sorunu gidermeye taliptirler.
10- Bugün, MEB’in EBA üzerinden yaptığı eğitim yalnızca TRT ile hudutlu kalmamalı, belirli dersler tüm televizyon kanallarında eşzamanlı verilmelidir. Bu türlü kimi pürüzler kalkacaktır. Bu noktayı bilhassa MEB’in unutmaması gerekiyor. Bugün 2.5 milyonun üzerindeki hanede 6 şahıstan fazla insan yaşıyor.
11- Pandemi şartları tüm derslerin okulda verilmesine uygun değilse, yalnızca değerli derslerin okullarda verilmesi okullarda verilmesi düşünülmelidir.
12- Pandemi müddetince bir sıhhat vazifelisi ve rehber öğretmenin okulda bulunması sağlanmalıdır.
13- Okul servisi yapan esnafın bu süreçte çıkar elde edemeyeceği için vergi ve sigorta primleriyle aldıkları kredinin faizsiz ertelenmesi sağlanmalıdır.
14- Kamu, özel ayrımı yapmaksızın, 12 yaşından küçük çocukları olan ebeveynlere dönüşümlü olarak eğitim müsaadesi hakkı tanınmalıdır.”
Ensonhaber
