Türkiye’nin hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri ihracatı, bu yılın 10 ayında geçen yılın birebir devrine nazaran yüzde 6,8 artarak 5 milyar 915 milyon 534 bin dolara ulaşarak, dış satımı en çok yükselen 3’üncü dal olarak kayıtlara geçti.
Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri datalarından derlediği bilgilere nazaran, Türkiye ocak-ekim devrinde 7 milyon 700 bin ton hububat sattı.
Kelam konusu daldan yapılan dış satım yılın 10 ayında geçen yılın birebir periyoduna kıyasla yüzde 6,8 yükselerek, 5 milyar 915 milyon 534 bin dolara ulaştı.
Kesim ocak-ekim periyodunda Türkiye’nin ihracat gerçekleştirdiği 27 bölüm ortasında, dış satımını yıllık bazda en çok artıran 3’üncü kesim olarak kayıtlara geçti.
EN FAZLA SATILAN ESERLER
Hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar bölümünde bedel bazında en çok buğday unu satıldı. Kelam konusu eserin ihracatı ocak-ekim periyodunda yıllık bazda yüzde 8,6 azalmasına rağmen, 798 milyon 600 bin dolar düzeyinde gerçekleşti.
Kıymet bazında dış satımı en yüksek buğday ununu, 643 milyon 400 bin dolarla makarna, 634 milyon 800 bin dolarla yenilen çeşitli besin müstahzarları, 567 milyon 700 bin dolarla tatlı bisküvi ve gofretler ve 517 milyon 500 bin dolarla rafine ayçiçek yağı takip etti.
SOYA FASULYESİ İHRACATI 2.5 KAT ARTTI
Bu periyotta hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar kesiminden ihracatı yıllık bazda en çok artan eser ise soya fasulyesi oldu. Soya fasulyesinin ihracatı kıymet bazında 10 ayda geçen yılın birebir periyoduna nazaran yüzde 249,3 arttı ve 15 milyon 700 bin dolara çıktı.
Fasulye ihracatı yüzde 73,2 yükselerek 8 milyon 400 bin dolara, soya yağı ihracatı da yüzde 72,2 artarak 118 milyon 9 milyon dolara ulaştı. Kelam konusu periyotta mercimek ihracatı yüzde 72 ve rafine ayçiçek yağı ihracatı da yüzde 49 yükseldi.
ESERLERE EN BÜYÜK TALEP IRAK’TAN GELDİ
Bölüm eserlerine en çok talep gösteren ülke Irak oldu. Irak’a dış satım kelam konusu devirde yüzde 1,1 artarak 1 milyar 100 milyon dolara çıktı. Irak’ı 312 milyon 600 bin dolarla ABD ve 227 milyon 700 bin dolarla Suriye izledi.
Ensonhaber
