İstanbul ve İzmir’de marinalara demirli lüks teknelere, evvel alıcı olan sonra da çalan üç kişilik çetenin oyunu ortaya çıktı.
Kıyı Güvenlik ile polis takımlarını peşinden koşturan çetenin önderinin ‘Murat Aksu’ ismini kullanan Hakan T. olduğu belirlendi.
Kandırılan tekne sahiplerinden birisinin şikayetiyle evvel gözaltına alınan daha sonra da kontrollü olarak hür bırakılan şüpheliler, yat sahiplerinin endişeli düşü olmaya devam ediyor.
EŞİNE GÖSTERECEĞİNİ SÖYLEYİP, KAÇIRDI
Enteresan çetenin ismi, İzmir’de yaşayan ve özel bir şirkette çalışan Gürkan Sarıoğlu’nun (40), İstanbul’daki bir marinada bağlı lüks teknesini internet üzerinden satılığa çıkartmasıyla duyuldu.
Tekneyi satın almak istediğini belirten ve kendisini ‘Murat Aksu’ ismi ile tanıtan bir kişi, Sarıoğlu ile irtibata geçti. Alıcı görünümündeki kişi, Kadıköy’deki özel bir yat limanında, tekneyi inceledi, beğendiğini söyleyerek Sarıoğlu ile irtibatını sürdürdü.
Sarıoğlu’nun sözüne nazaran satın almak istediği tekneyi, eşine ve motor ustasına göstereceğini belirterek çeşitli vakitlerde yat limanına gitti.
Tekne sahibi Gürkan Sarıoğlu’nun kent dışında olduğu geçen 8 Aralık’ta bu kere kuşkulu yanındaki 2 kişi ile yat limanına geldi ve kimseye sormadan, tekneyi marinadan çıkarttı.
“UFAK TEFEK HASAR DIŞINDA BİR ŞEYİ YOKTU”
Teknesinin çalındığını kısa mühlet sonra arkadaşlarının bildirmesiyle öğrenen Sarıoğlu, yaşadıklarını anlattı:
“Bir arkadaşım, tekneyi diğer bir müşteriye göstermek için yat limanına geldiğinde, tanım ettiğim yerde bulamadı. Bunun üzerine çalındığını anladık. Çabucak yat limanını arayıp, ‘teknemin çalındığını’ söyledim. Akabinde kıyı güvenlik ve polise, olayı bildirdim. 2 saat sonra teknem, İstanbul’da Yenikapı açıklarında bulundu. Ufak tefek hasar dışında bir şeyi yoktu. Teknemi, bilgim dışında marinadan çıkartan 3 kuşkulu, bir gece gözaltında tutulup, hür bırakıldı.
Yaklaşık bir buçuk ay sonra tıpkı model olduğu için denizciler ortasında ‘kız kardeş’ dediğimiz benimkine çok benzeyen öbür bir teknenin birebir bireyler tarafından çalındığını toplumsal medya grubumuzdan öğrendim. Fakat, o teknenin sahibi, benim kadar şanslı değildi. Durumdan geç haberdar olduğu için teknesi bir mühlet sonra Yunanistan’da karaya oturmuş ve parçalanmış olarak bulundu.”
BİREBİR ÇETE BU SEFER İZMİR’DE ORTAYA ÇIKTI
İstanbul’da yaşanan enteresan olayın akabinde 37 gün sonra tıpkı bireyler, İzmir’in Çeşme ilçesi, Dalyan Mahallesi’ndeki özel bir yat limanında ortaya çıktı.
3 kişi, Sancaktepe’de oto galerisi bulunan Ümit Kemal Coşkun’un yaklaşık 1 milyon lira kıymetindeki teknesine müşteri oldu.
Coşkun 2 hafta evvel satışa koyduğu teknesini satın almak isteyen bir kişinin, kendisini aradığını belirterek şunları anlattı:
“İstanbul’da yaşadığımı, teknenin Çeşme’de olduğunu söyledim. Pazartesi günü için sözleştik; Çeşme Dalyan’da buluştuk. Teknemi gösterdim, çok beğendi, almak istediğini söyledi. Fakat sonraki gün eşine de göstermek istediğini söyledi. Kendisine akşam uçağımın olduğunu İstanbul’a geri döneceğimi, tekneyi dışarıdan eşine gösterebileceğini söyledim. Teknemi kilitleyerek marinadan ayrıldım. Sonraki gün, gelip gelmediğini denetim etmek için saat 11.00 sıralarında şüpheliyi aradım. Hala eşini beklediğini söyledi. Benden kaparo için IBAN numarası istedi. Ancak daha sonra 09.30’da marinaya gelerek tekneme girdiğini ve saat 12.50’de yanında iki kişi ile teknemle marinadan çıkış yaptığını öğrendim.”
“YAT LİMANI VAZİFELİLERİ BANA BİLGİ VERMEDİ”
Coşkun, teknesinin bağlı olduğu özel marina vazifelilerinin kendisine, şüphelinin girişi ile sorumluluk alanları olan bölgeden teknesiyle birlikte çıkışını haber vermediklerini kaydetti.
Coşkun, “Saat 15.00’de şüpheliyi tekrar aradığımda telefonu kapalıydı, ulaşamadım. Marina yetkililerini aradım. ‘Tekneye bakmak için geldiler mi?’ diye sordum. Bana, bu türlü bir kişinin geldiğini söylediler. Çabucak görevlilere, teknemi denetim etmelerini söyledim. Ne yazık ki teknem yerinde yoktu. Çabucak İstanbul’dan gerekli şikayetlerde bulundum. Teknenin anahtarı bende. Nasıl çalıştırdıkları konusunda fikrim yok.” dedi.
TEKNE YUNANİSTAN’DA BULUNDU
Şikayeti üzerine savcılığın soruşturma başlattığını belirten Coşkun, “Sahil güvenlik takımları araştırmayı sürdürüyor. Teknem bulundu. Lakin epey hasarlı bir formda Yunanistan’ın Tilos Adası’nda karaya oturmuş vaziyette. Kullanılmayacak kadar çok hasarı var. Teknemi çalanlardan da demirli olduğu marinadan çıkışını bana haber vermeyen vazifelilerden de şikayetçi oldum.” diye konuştu.
Birebir şahısların emsal bir formda İstanbul’da bir tekneyi çalmak istediklerini toplumsal paylaşım kümelerinden öğrendiğini hatırlatan Coşkun, bu bireyler için “Bir tekneyi anahtarları olmadan da çalıştırmak sıkıntı olmasa gerek.” dedi.
“MİLLİ SERVETİ BATIRDILAR”
Kısa müddet içinde hem İstanbul’da hem de İzmir’de birebir özelliklere sahip iki farklı lüks tekneye müşteri olan sonra da çalan çetenin yakalanmasını isteyen Gürkan Sarıoğlu, “İzmir’deki teknenin sahibi benim kadar şanslı değildi. Ben İstanbul’da çabucak haber aldım ve yetkililere bildirdim. İzmir’de demirli teknenin sahibinin ziyanı çok büyük oldu. Bunlar ulusal servet. Sigorta ise zararın yarısını karşılıyor. Asıl canımızı yakan bahis, bu bireyler şikayetim üzerine evvel yakalandı. Bir gün gözaltında kaldıktan sonra kontrollü özgür bırakıldılar. Polis ve kıyı güvenlik takımları, kendisini ‘Murat Aksu’ olarak tanıtan tekne hırsızlığı şüphelisinin aslında Hakan T. olduğunu belirledi. Artık Hakan T. ile birlikte başka 2 şüphelinin yakalanması için çalışmalar sürüyor.” diye konuştu.
Ensonhaber
