Eskişehir’de İngilizce öğretmenliği kısmını okuduktan sonra eğitimine devam etmek için Almanya’ya giden Şahin Er (60), burada da bir kısım okuduktan sonra Türkiye’ye döndü.
Türkiye’ye döndükten sonra bir müddet öğretmenlik yapan Er, akabinde mesleği bıraktı.
İNGİLİZCE VE ALMANCA BİLİYOR
İngilizce ve Almanca lisanlarını konuşan ve üniversitede gerekli kısımları bitiren Şahin Er, öğretmenlik maaşının çocuklarının geleceğine yetmeyeceğini düşündü.
Akabinde oto kurtarıcı üzerine bir işletme kuran Er, 16 yıldır bu meslekle uğraşıyor.
“KİMSEYE BAĞLI KALMADAN ÇALIŞABİLİYORUM”
Yaklaşık 16 yıl evvel kendi işini kurmak için oto kurtarıcılığını seçen 60 yaşındaki Şahin Er, “İngilizce öğretmeniyim, Eskişehir’de İngilizce Öğretmenliği Bölümü’nü bitirdikten sonra yurt dışında Maximilian Üniversitesi’nde okudum. Türkiye’ye döndükten sonra farklı bölümlerde çalıştım. 2004 yılında ise oto kurtarma işine girdim. Kazalarda ya da farklı durumlarda oto kurtarma hizmeti yürüten bir firma kurdum. Kendi işimi kurmak benim idealimde olan bir olaydı. Benim bu işi yapma sebebim hür yaşamak. Kendi işim olduğu için kimseye bağlı kalmadan çalışabiliyorum. Hiçbir vakit pişmanlığım olmadı. Beşerler gayesi için uğraşır. Ben de gayeme ulaşmış oldum.” dedi.
“GÖRÜNDÜĞÜ ÜZERE BİR MESLEK DEĞİL”
Seçtiği mesleğin zorluklarının olduğunu kabul ederek yaşanan dertlerden bahseden Er, “Bu iş; gecesi gündüzü, vakti olmayan bir iş. İnsanları çok yoran bir iş yapıyoruz. Her an ne olacağını bilmeden hazırda bekliyoruz. Bu sebeple toplumsal yaşantının olması ve ailene vakit ayırmak çok güç. Mesleğin içerisinde de farklı zorluklar var. İnsanların kayıplarını, kaza geçirdiklerinde neler yaşadığını görüyoruz. Kısaca bu iş çok sempatik bir iş değil. Şu anda bu işi yapmak isteyen ya da yapmaya çalışan çok kişi var lakin göründüğü üzere bir meslek değil. Bu işi yapmak isteyenlere tavsiyem, muteber olsunlar. Toplumda insanların oto kurtarıcılara, çekicilere olan endişesinin haklı olmadığını göstersinler.” tabirlerini kullandı.
Ensonhaber
