Cübbeli Ahmet olarak tanınan Ahmet Mahmut Ünlü, selefi derneklerle ilgili yaptığı açıklamalarla gündemde.
Selefi dernekleri silahlanıyor teziyle gündem oluşturan Ünlü, Habertürk kanalında Veyis Ateş’in sunduğu Türkiye’nin nabzı programında soruları yanıtladı.
“DÜN EMNİYET’TE 3 SAAT KADAR OTURDUK”
Soruları yanıtlayan Ünlü, şu tabirlerde bulundu;
“Dün Emniyet’te 3 saat kadar oturduk. 5 tane evrak götürdüm. Her biri 3-4 sayfadan ibaret. Sorular konuşmamdaki sözler üzerine ağırlaştı. CNN’de geçen konuşmam çözülmüş.
Moda mod söz üzerine gidildi. Bu sözler üzerinden Batman’da kimleri kast ediyorsunuz dendi. Batman ve Adıyaman üzerinde duruldu. 2000 sorunu soruldu. Orada da ismini verdim, bir abimiz bana dernek olarak bilgi vermişti. Devlette memuriyeti olmamakla birlikte kimi topluluklarda görev yapmış abimiz.
İŞİD’in senin üzerinde hazırlığı var üzere bana birtakım bilgiler verdi. Selefiler çok artıyor dedi, 2000 kadar dernek dedi. Hatta benimle otomobilde konuştu, yol kenarına çektik. Bu bilgi gerçek bilgi. Ben nakilci bir beşerim. Nakilciliğe hocalığımdan alıştığım için, sözü sözüne anlatırız.
“DERNEK LAFINI NAKLETMİŞTİM LAKIN ASLI YAPILANMA”
Bu iki sene önceki problem. Ben kendisine telefon ettim. Senin konuşmana itibaren bu lafı naklettim. Artık iş geldi ciddiyete bindi. ‘Onlar da bilirler lakin bu çokluktan kinaye bir laftır’ dedi.
Çokluktan kinaye olunca dernek lafının resmi bir yapılanmadır. Sayın Süleyman Bakan Beyefendi de açıkladı, ‘Biz cürüm görmeden müdahale yapamayız’ demişti. Hal bu türlü olunca da dernek lafıyla bu bağdaşmıyor.
Haliyle yapılanma. Emniyet bana ‘2 bin lafını nereden biliyorsun’ dedi. Ben de ‘falan abimiz’ dedim. Onu tanıdılar. O abimiz bir 2 bin lafı söylem etmişti. Ben de bu hadise üzerine telefon ettim, ‘tehlikenin boyutlarını beyandır, çokluktan kinayedir’ dedi.
“BENİM ÜÇ TEHDİT KARŞISINDA VASİYETİM VARDIR”
Ben İslam alemini, vatanımızı tehdit eden üç vasiyet ettim. Bir diyalogcuların misyoner faaliyetlerine yol açıp insanların hıristiyanlaşmasına ve hasebiyle ülkenin bölünmesine sebep olması.
FETÖ’yü kast ediyorum. Bu çıktı mı? İkincisi Ehl-i Beyt ismi altında Sünni müslümanların Şiileştirilmesi. Hepimiz Ehl-i Beyitçiyiz. Lakin Ehl-i Beyefendi mezhebinden bahsediliyor.
Üçüncü ihtarım selefi niyet ismi altında Vehabiliğin aşılanması. Kaç kere televizyonlara ihtar da çektim, ben tarikat önderi değilim, pir değilim. Hatmi şerif yaptırma vazifelisi de değilim. Hoca efendimiz Mahmut Hocaefendi ‘Evladım sen ilimle uğraş’ dedi. Ben Mahmut Efendi’nin talebesiyim.
“TÜRKEŞ MAHMUT HOCA’NIN TABIRLERINI OKUMUŞ”
Emniyet’te dedim ki, “Bu konuda çalıştığım 3-4 kanalım var. Reddiyelerle ilgili olduğum için. Ebu Haris bana reddiye yapıyor, tekfir ediyor. İzmir’deki selefi vasat kitabevinin başındaki adam. Bu adam ‘Bu devlet kafir, askerlik yapmanın kararı kafirliktir. Askerde patates soğan soysa da kafir. Devletin imamlarına kafir’ diyor.
Bunların sesli kayıtları var. Biz yıllardır bu adamlara kürsüden reddiye yaptık. Bu devlet bizim devletimiz. Mahmut Efendi bize daima bu şuuru vermiş. Askerliğe gitmek için beklediğini biliyoruz. Biz bu türlü bir Mahmut Efendi’nin yetiştirdiği talebeleriz.
Alparslan Türkeş’le görüşürlerdi bizim meskende.Türkeş ‘Sizin 80 darbesinde sözleriniz alındı. Daima sözlerinize baktım, inceledim’ kederi. ‘İfadelerinizde devlete, millete, vatana ziyan verecek hiçbir sözünüzü vermedim. Allah’ı da kızdırmamışsınız, devleti de kızdırmamışsınız’ demişti.
“KUR’AN’I İNKAR ETMİYORUM DERSE KAFİR OLMAZ”
Emniyet’te ‘sen bunu nereden biliyorsun’ dediler. Ben de toplumsal bir insan olduğumu sevenimin çok olduğunu söyledim. Van, Malatya, Tokat, İzmir’dekiler oradakileri biliyor. Biz kimseye kafir demeyiz.
Biz ‘müslümanım’ diyen hiç kimseyi tekfir etmeyiz. Bu adamlar kafir derken şu anda savcı olan birine ‘Bu kanunlar şeriata nazaran değil, laik nizama nazaran olduğu için’ hepsi kafirdir diyor.
Allah’ın indirdiğinin hak oduğunan inanmayanlara kafir diyor Ehli Sünnet. Bir adam cami imamı da olsa, Mekke’de imam da olsa, ‘Kur’anın bu kararı yanlıştır, geçerli değildir, kabul etmiyorum’ derse bu adam kafirdir. Bu türlü pirler de var. Bir adam derse ki ‘Ben memurum önümde bu kanunlar var. Mer’i hukuka nazaran karar veriyorum.
Fakat ben Kur’an’daki kararlara inanıyorum. İnkar etmiyorum’ derse bu adama biz kafir demeyiz.
“SELEFİLERE NAZARAN KABİR ZİYARETİNE GİDEN KAFİR”
Selefi amele kafir diyor. Namaz kılmayan kafir diyor. Biz namaz kılmayana kafir demiyoruz. Selefi kabir ziyareti yapana kafir diyor. Tarikata girenlere kafir diyor. Bunların münasebetiyle karıları boş olmuştur diyor.
Şu anda bunlar daima özgür konuşuyor, Youtube’de var. Adam tarikata girmiş, kabire ziyarete gitmiş o vakit karısı nikahsızdır diyor. Ebu Haris ‘biz ilgileniriz’ diyor. Milyonların bayanlarına ‘Kocanız kafir, demokrat olan da, tarikata giren de, kabire giden de kafirdir, boşsunuz. Gelirseniz sizinle ilgileniriz’ diyor.
Bir selefi ‘Ben whatsapp’tan 6 bin müşriği; yani müslümanı selefi yaptım’ diyor. Selefiliğin altyapısını biliyoruz. Afganistan, Çeçenistan, Irak, Suriye’yi biliyoruz. Yemen bitmiş. Bunları daima selefiler bitirdi. Askere gidene kafir diyor, çocuğunu askere gönderene kafir diyor. İŞİD’in Ezidileri nasıl sürdüler. Ezidilere ‘gavur’ diyerek karılarını cariye yaptılar. Ne kadar üzüldüm. Bütün müslümanların ırzınıa tecavüz ettiler. Namazlı abdestli adamları aldılar, niçin kabire gitmiş diye.
“SELEFİLERİN 81 VILAYETTE MESCİTLERİ BULUNUYOR”
Ben tarikatlardaki sapıkların arttığını gündeme getiriyorum. Cincileri gündeme getiriyorum. Ancak bunları güvenlik sorunu olarak görmüyorum. Fakat selefiliği güvenlik sorunu olarak görüyorum. Selefi temaülünü küçük görmemek lazım.
Dernek demiyorum, yapılanma diyorum. Bir derneğin, ki selefi olduğu kesin, 81 vilayette mescidi var. Biz bunların silahlı olduklarına dair manzaralarımızı, İzmir’dekilerin Menzil sofilerine sokağın ortasında bıçağını çektiği haberlerde çıkmış.
Diyanet mescidi değil bunlar. Öbür mescitleri taradıkları olan şey. Dernek lafını duyarak naklettim fakat Emniyet’te yapılanma sözünü söyledim. Derneğin kontrolü var fakat yapılanma. Adıyaman’daki İslam çayocağından ne çıktı? İki kardeş çıktı.
“SELEFİ TABANI SİLAHLANMAYA MÜSAİTTİR”
Halim Şahinoğlu abimiz değerli bir insan, tanıyanlar tanır. Milliyetçi topluluklar çok iyi bir kişi olarak bilirler. Vatansever bir insan. Bu noktada kesretten kinaye dedik. Ben 10 sene önce yazmışım.
Fatih’te bir kitapçı vardı, çocukluğumdan beri 3-5-10 kişiydi, taban bulamazdı. Osmanlı coğrafyasında taban bulamazdı. Fakat artık internette. Selefi tabanı silahlanmaya müsait. Selefinin ilerlemiş evresi El Esas, İŞİD. İdeolojide kalırsa bir şey demiyorum lakin kalmıyor.
1980’den beri ilahiyatlarımızda, imam hatiplerimizde ‘mezhepler üstü bir din’ diye anlatıyoruz. Türkler Maturidi Hanefi, Kürtler Şafi, Eşhari ikisi de haktır problem yok.
“FETÖ BU KAVRAMLARI KİRLETTİĞİNDEN”
Bir arkadaşımız Kastamonu’da ağır hasta olunca gelemedi münasebetiyle listelerimizi kıyas yapamadık. Biz bunların sofilere silah çekenini gördük. Hangisi devlete, memura kafir diyor, hangisi silahlı aksiyona girişiyor. Buna devlet bakar. Biz devlete ‘Burada selefi yapılanma var’ diyoruz.
Bunlar İŞİD’e eleman mı devşiriyor, silahları var mı bu devletin işidir, biz ne biliriz. Biz arkadaşlarla listemizi hazırladık, dediler ki ‘çıkarılacak olanlar var’. Bir de isim benzerliği çok. Nasıl FETÖ ‘hizmet, cemaat’ ismini kirletti. Artık bu lafları kullanamaz olduk.
Bunlar da tevhid, vahdet, takva üzere isimleri doldurmuşlar. Bu bu türlü dolunca vatanperver ehli sünnet Anadolu derneği mi? Hangi takva, hangi tevhit, hangi vahdet? Bu da işimizi sora soktu. Emniyet’in bildiği çoktur olağan ki. Bize dediler ki ‘Siz bildiğinizi verin’ diye bilgimize başvurdular.
“DEVLET CEMAATLERİ TARİKATLARI İZLEMELİ”
Ben sözümde bu listenin kimden alacaklarını ismini soyadını verdim. Bu kişinin çalışmasıyla birlikte yapılan mukayeselerde alanda bulunarak yapılsın. Zira birtakım isimler kurban gitmesin. Biz diyoruz ki, bu yapılar izlenmeli. Kaldı ki, biz izlenmiyor muyuz? Devlet her cemaati, tarikatı izlemeli, oturmalı, dinlemeli. Ne konuşuyor? Askere çocuğunu gönderme mi diyor, burası darül harp mi diyor? Bunu esasen devletimiz yapmıyor demiyorum.
“ÇAY OCAĞI’NDAN İKİ KİŞİ CANLI BOMBA OLDU”
Ben FETÖ üzerine ikaz yapmışım. 7 sene sonra başımıza bomba yağana kadar ‘secdeye varan adamdan ziyan gelmez’ denilmiş. Memleket az daha gidiyordu. Ben bunun bedelini ödemiş, 1 sene mahpus yatmış adamım.
İŞİD probleminde risk almışım, devamlı Emniyet’ten ‘dikkat edin’ diye uyarılıyoruz, Allah onlardan razı olsun. Ben direkt tehdit almıyorum adam esasen ‘doğruyacağız kıtır kıtır’ diyor. Adıyaman’daki çay ocağı dedik. Bunu sordular bana mesela. Orada İslam çay ocağı açmışlar. Adıyaman halkını tenzih ederim, çok huzurlu bir kent.
Artık çay ocağı, dernek mi bu? Değil. Bu yapılanmada İslam çay ocağına geldik. Orada ayetler falan açmışlar. Cuma olduğu vakit kapıya çıkıp biri ezan okuyup, cumaları kendi kılıyorlarmış. 40-50 kişi. Adıyaman halkı bundan rahatsız olmuş, belediye kapatmış. Buradan çıkan iki kardeşten birisi Suruç katliamında canlı bomba oldu, 32-34 can kaybımız var.
Öbür kardeş Ankara Garı’nda canlı bomba oldu, 102-104 ortası can kaybımız var. HDP mitinginde de bunlar yapmış.
“SELEFİLİĞİN PANZEHİRİ TASAVVUFTUR”
2016 haberinde Emniyet raporu ‘Şu anda sayıları 10-20 bin arası’ diyor. 2 kişi meydan muhaberesi çıkarttı. Rapor vilayetleri söylüyor. En fazla Ankara, Konya merkezleri, Adana.
Diyarbakır 94. Kürtler de İslamiyet amel bakımından çok yüksektir. Diyarbakır’da tarikatlar ve orada bulunan dini faaliyetler, diyelim ki medreseler, seydalar var, pirler var, bunun çoğunluğu binde 999’a yakını ehli sünnet çizgisinde. Doğuda, Güneydoğu’daki pirler, hocalar PKK’nın Marksist-Leninist olduklarını, mescitlerine ziyan verdiklerini söylüyorlar.
Keşke onlar vaktinde devletimiz tarafından onore edilseydi. Selefiliğin panzehiri, Eşarilik, Maturidilik, Hanefilik, tasavvuftur, ehli sünnettir.
“BAKAN BEYEFENDI 152 HADISESI ÖNLEDİK DEDİ”
Bir derneğin 81 vilayette mescidi var. Mescid deyince kubbeli, minareli değil, merdiven altı yahut çatı üstünde, bodrumda. 150’nin fazlası da çıkabilir, eksiği çıkmaz. Bir kısmında çay ocağı, bir kısmında okul var, bir kısmında kreş var.
Bir adedin 81 vilayette yapılanması varsa, hepsinin 81 vilayette yapılanması var manasına gelmese de, hepsinin çay ocağını, kütüphanesini toplarsan ve bunları 2 ile bazısını ise 81 ile çarparsan… Hepsini silahlı demiyorum. Bu bir ulusal güvenlik sorunu. Emniyet 2016’da 10-20 bin ortası diyor. Bakan Süleyman Beyefendi ‘152 hadisesi önledik’ dedi. Bana hurafe diyenler daha ne konuşuyor?
5 tane belge getirdi ’42 klasör var’ dedi. 152 hadisenin boyutunu biliyor muyuz? Ayasofya dedi. Siz ne anladınız bundan? Ayasofya provokasyonu dedi. 2020’de ‘26.8 ton patlayıcıyı önledik’ dedi. Ben ihbar etmiyorum, diyorum ki ‘bu altyapılar silahlanmaya müsaittir’.
Askere gidene, memura, imama kafir demektedirler. Bunların vatan, millet diye kutsalları yok. Silahlanmasını takip edersen onu görürsün. Danıştay saldırısı sorunu nereye dayanıyor pekala? Hanefi Avcı’nın beyanları var. Alparslan Arslan ne? Hanefi Avcı’nın savına nazaran tekbir getirerek yapmış. Rus elçisi çözüldü mü?
“TARİKATA BAĞLI OLMAYANLARA SELEFİ DİYEMEYİZ”
Bunların sermayesi Suud, Birleşik Arap Emirlikleri. Artık diyelim ki bir adam Selefi. Bunu nasıl anlayacağız?
Tekfirle anlayacağız. Bunların en bariz sıkıntısı. Mücessime, Allah’a cismi özellikler atfederler. Bunlar peygamberin kabrine gitmek günah diyor. Fakat mescide gidersen gidebilirsin diyor.
İslamda tarikat diye bir kaide yoktur. İslamda tarikata, cemaate, aşikâr bir hocaya bağlı olmak diye bir şey yok. Bunlara selefi diyemeyiz. Mescitlerin cemaatleri diyelim.
Bunların birçok tarikat ehli değildir. Nasıl diyebiliriz bu türlü bir şey. İskilipli Atıf Efendi merhum tarikata çok karşıydı mesela. Pir Ali Haydar Efendi ile çok yakın arkadaş ve dostlarmış.
“BUNLARIN BIRINCI KISTASI ALLAH NEREDE SORUSUDUR”
Selefiler ‘Allah gökte’ diyor. Tebareke’deki ayetlerden yola çıkarak. Ayetelkürside ‘Allah’ın kürsüsü yerleri gökleri kaplamış’ deniyor. Bunların başlarını İngilizler karıştırmış.
‘Allah gökte’ demek olmaz. Artık İngiliz bir tek kendine tabi olanları müslüman saymış. Osmanlı Mekke’yi, Medine’yi yönetiyor. Senin müslüman olup, olmamanın kıstası Allah nerede sorusu?
Sen dersin ki ‘mekandan münezzehtir’, o vakit kafirsin! Karın da boş oldu. Şu anda Yemen’de operasyon yapacak, Suriye’de, Irak’ta hudutları değiştirecek.
“AMERİKA AFGANİSTAN’A SUUDİ İTHAL ETTİ”
Afganistan’ı Ruslar işgal etti. Amerikalılar Suudi Arabistan’dan bir ithalat yaptılar. Afganistan şu anda hala düzelemiyor. Rusya’yı yenmiştiler. Artık bunlar önümüzde dururken bunu nasıl göremiyorlar? Etrafta döndü döndü 8-10 İslam ülkesi bu Vehabiler yüzünden devlet çöktü.
“BUNLARA NAZARAN OSMANLI, SELÇUKLU KAFİRDİR”
Türkiye’de bunların görüntüleri yayınlanıyor. Bayanlar kocalarını bırakarak bu zındıkların yanına gidiyor. Artık fikir kabahat olmayabilir lakin bunlar ‘Askerliğe gitmek kafir, memurluk yapmak kafirdir’ diyor. Kafirliğin karşısı ne, karısı boş düşer manası çıkar.
Osmanlı, padişahlarımız, Selçuklu bunlara nazaran küllün kafir. Bunlar sahih sünnete de karşıdır. Bunlar yayınları ücretsiz dağıtıyor. Biz Diyanet olarak ücretsiz yayın dağıtabiliyor muyuz? PDF belgeleri yollanıyor. Hollanda’da bir kız bunlara kanıyor, bir bakıyorsun İstanbul’a gelmiş.
Artık bunlar Suriye, Irak’taki vakalarla tabanımıza geldi.Mücahitlere vaadeline cennet, saraylar, köşkler, huriler ve gılmanlar vesaire. Ölürken şehit oluyorsun, kalırken ganimet var. Sana kız da buluyorlar.
“ÖLÜRSEN CENNET KALIRSAN GANİMET VAR”
Bunun cihat olduğunu anlatması için ne yapması lazım? Durup dururken Suriye’ye kim cihada gidiyordu? İŞİD’i Irak’ta hapishanelerde yetiştirdi mi? Öfkeli gençleri oluşturuyor mu? Öfkeli genci buldu mu, tamam. O kadar mahpustan, zahmetten sonra.
Ona bir de İslam devleti, halifelik, para, ganimet imkanı verdi mi, kendini Allah’ın halifesi zannederek yürüyor. Bağdadi zındığı oradan giriyor ve yol veriyor.
Oradan Haşdi Şabi de girince milletin ırzına, namusuna, babasının önünde kızına… Bu da görüntülere yansıyor, bütün dünya bunu seyrediyor. Bu sefer de bütün millet gerçek cihat var diye, art planda ne döndüğünü bilmiyor.
Ensonhaber
