Doğu Akdeniz’deki tansiyonu dindirmek için her fırsatta diyalog daveti yapan ama buna karşın daima bölgedeki istikrarı bozmaya yönelik atılımlarda bulunan Yunanistan’dan skandal bir açıklama daha geldi…
Yunanistan’dan İyon Denizi’ndeki karasularını genişletme atağının akabinde bir atılıma de Girit Adası’nda hazırlanıyor.
GİRİT İÇİN GENİŞLEME
Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias, Yunanistan’ın İyon Denizi’nde karasularının genişletilmesini öngören yasa tasarısının tartışıldığı parlamentoda yaptığı konuşmada, Başbakan Miçotakis’in aylar öncesinde Girit’te karasularının genişletilmesi konusunda da görüş belirttiğini anımsatarak “Ve doğal ki Girit, Girit’in doğu tarafını da kapsıyor. Girit’in doğusunda da karasularımızı genişletmeyi planlıyoruz” diye konuştu.
“MÜZAKERE ETMEK ZORUNDA DEĞİLİZ”
Dendias konuşmasının sonunda ise Yunanistan’ın karasularını genişletmesi konusunda sınırdaş ülkeler ile müzakere etmek zorunda olmadığını tez ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ülkenin (Yunanistan) kıta sahanlığı konusundaki tezi, Maniatis kanunu ile tabir edilmektedir. Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) sorununa gelince, belirtilen kıta sahanlığı üzerindeki muhakkak bölgede olay gerçek.Sınırdaş ülkelerden rastgele biriyle mutabakatlı olarak sınırlandırılmamıştır. Komşu ülkeler, hakkımızı uygulamamızı anlayışla karşılıyor.İtalya, Yunanistan’ın karasularını genişleteceğini biliyordu ve bu, ‘Yunanistan’ın İtalya ile müzakere ettiği’ manasına gelmez. Arnavutluk’un da Yunanistan’a sormadan, hakkını bütünüyle kullandığı üzere. “
1995’TE YUNANİSTAN’A KARŞI SAVAŞ KARARI
Yunanistan’ın bu isteği daha evvelki yıllarda da olmuş, lakin Türkiye’nin kararlı adımlarıyla Yunanistan bu talebinin daima geri çeken ülke oldu.
Son olarak Türkiye, Yunanistan’ın Ege’nin büyük bir kısmına hakim olmasının önüne geçmek için, 8 Haziran 1995 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) bulunan tüm parti temsilcilerinin ortaklaşa hazırladığı bildiri ile, Yunanistan’ın Ege’de karasularını 6 milin ötesine çıkarması halinde, bu durumun savaş sebebi sayılacağını, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ne askeri bakımdan gerekli olanlar da dahil olmak üzere tüm yetkilerin verileceğini beyan etti.
ABD ORTAYA GİRDİ
1997 yılında muhtemel bir Türk-Yunan çatışmasının engellenmesi tansiyonun düşürülmesi gayesiyle, ABD’nin teşebbüsüyle Madrid’de yapılan NATO Doruğu öncesinde her iki taraf bir mutabakat metni imzaladı.
Bu metne nazaran taraflar, barış, güvenlik ve iyi komşuluk alakalarının geliştirilmesi, birbirlerinin egemenliklerine hürmet gösterilmesi, uyuşmazlıkların, ortak isteğe dayanarak, kuvvet kullanımı ve tehdit olmadan, barışçıl yollardan çözülmesi hususlarında mutabık kaldılar.
Ensonhaber
