Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) İdare Şurası Lideri Firuz Bağlıkaya, dünya iktisadının koronavirüs salgını nedeniyle yüzyılın en büyük krizlerinden birini yaşadığını vurguladı.
“2020’YE BÜYÜK ÜMİTLERLE BAŞLAMIŞTIK”
Türkiye’nin salgın öncesi periyotta dünyanın en çok ziyaretçi çeken 6’ncı ülkesi pozisyonunda olduğunu, 2019 yılında 51 milyon 700 bin ziyaretçi ve 34 milyar 5 milyon dolar gelir elde edilmesiyle turizmde rekor bir yıl yaşandığını anımsatan Bağlıkaya, “Geçtiğimiz yıl ulaştığımız sayıların akabinde 2020 yılına da büyük ümitlerle başlamıştık. Hakikaten koronavirüs salgını şimdi önemli bir yayılım göstermeden evvelki devir olan 2020 yılının birinci iki ayında, olumlu beklentilerimizi destekleyecek sonuçlar da elde etmiştik. Fakat maalesef salgının dünya geneline yayılması ve pandemiye dönüşmesi sonucunda dünya iktisadı ve turizminde çok önemli bir daralma yaşadık.” formunda konuştu.
YURT İÇİ SEYAHATLER AZALDI
Salgın nedeniyle memleketler arası seyahat, Türkiye’ye gelen yabancı turist, turizm gelirleri ve istihdam açısından gerilemeler görüldüğünü tabir eden Bağlıkaya, salgın periyodunda kıymeti daha çok anlaşılan yurt içi seyahatlerde de azalma yaşandığını kaydetti.
Bağlıkaya, salgın nedeniyle 2020’de Türkiye’de kent otellerinin yarısından fazlasının, kıyı otellerinin ise büyük bir kısmının kapalı kaldığını hatırlatarak, “Buna karşın Türkiye genelinde Ocak–Eylül 2020’yi kapsayan 9 aylık periyotta ortalama doluluk oranı bir evvelki yılın birebir periyoduna nazaran yüzde 47,8 düşüşle yüzde 35.4’e geriledi.” dedi.
“TURİZM KESİMİNİN 2021’DEKİ PERFORMANSINI BELİRLEYECEK ANA ÖGE TEKRAR SALGININ SEYRİ OLACAKTIR”
Firuz Bağlıkaya, turizm dalının 2021 yılındaki performansını belirleyecek ana ögenin yeniden salgının seyri olacağını vurgulayarak, “İngiltere, Rusya, ABD’de aşılanma çalışmaları başlarken, birçok Avrupa ülkesinde de yakın bir vakitte aşılanma sürecine geçilmesi planlanıyor. Aşılanmanın süratli, adil ve yaygın bir biçimde sürmesi dünyanın salgından kurtulma sürecini de hızlandıracaktır. Ülkemizde de yakın vakitte aşılanma sürecinin başlayacak olması çok kıymetli bir gelişme. Bununla birlikte nisan ayında yerli aşımızın faz çalışmalarının tamamlanacağı konuşuluyor. Bu da ülkemizin sıhhat konusundaki muvaffakiyetini tüm dünyanın görmesi açısından ehemmiyet taşımaktadır.” dedi.
“DÜNYA TURİZMİNDEKİ ASIL TOPARLANMA 2021’İN İKİNCİ YARISINDA BAŞLAYACAK”
Bağlıkaya, kelamlarını şöyle sürdürdü: “Bu açıdan bakarsak 2021’in, turizmde çok süratli bir yükseliş yılı değil, hem dünya hem de Türk turizmi için toparlanmanın başladığı bir yıl olacağını kıymetlendiriyoruz. Hakikaten UNWTO da 17 Aralık 2020’de yaptığı değerlendirmede, dünya turizmindeki asıl toparlanmanın 2021’in ikinci yarısında başlayacağı öngörüsünde bulunurken, 2019 yılındaki rekor düzeylere ulaşmanın 2,5 yıl ila 4 alabileceğini açıklamış durumda. Sonuç olarak, 2021 yılında ülkemizde 20 milyonu aşkın yabancı ziyaretçi ağırlayacağımızı ve turizm gelirlerimizin 15 milyar dolar civarında olacağını kestirim ediyoruz. Bizim görüşümüz de hem dünya hem de Türk turizmi açısından rekor yıl olan 2019 düzeylerini yakalamamızın biraz daha vakit alacağı tarafında. Bu çerçevede toparlanmanın 2021 yılında başlayacağını, 2019 yılı bilgilerinin ise 2023 yılında yakalanacağını öngörüyoruz.”
“YURT İÇİ ÇEŞİTLERDE TATİLİN BAŞLAMASINA 72 SAAT KALA, YURT DIŞI TİPLERDE İSE 21 GÜN KALA İPTAL HAKKI TANINIYOR”
Erken rezervasyondaki son duruma ait soru üzerine Bağlıkaya, üyelerin, bu yıl erken rezervasyon kampanyalarını kasım ayı prestijiyle yüzde 50’ye varan indirimlerle ve birçok farklı alternatifle başlatmış durumda olduğunu hatırlatarak, “Yurt içi tıp paketlerinin 15 aya varan taksit seçenekleri ile sunulması tatile hasret duyan vatandaşlarımız için önemli bir ödeme kolaylığı sağlıyor. Bununla birlikte üyelerimiz erken rezervasyon sürecinde alınan cins paketlerine iptal iade garantisi de sunuyorlar.” dedi.
“İÇ TURİZM SEFERBERLİĞİNİN BAŞLATILMASININ ÇOK DEĞERLİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ”
Türkiye’ye yönelik memleketler arası turizm talebinin fakat yılın ikinci yarısında başlayacak olmasından ötürü gelecek yıl için iç pazarın dengeleyici bir öge olarak desteklenmesinin büyük değer arz ettiğini belirten Bağlıkaya, “Bu çerçevede iç turizm seferberliğinin başlatılmasının çok değerli olduğunu düşünüyoruz. Ülkemizin turizmdeki rekabet gücünün temelini oluşturan nitelikli işçi istihdamının sürekliliğinin sağlanması açısından kısa çalışma ödeneği uygulamasının kesimimiz için 2021 sonuna kadar uzatılması da bölümümüzün gereksinim duyduğu takviyeler ortasındadır.” dedi.
Ensonhaber
