Uzmanlar, bilhassa de kreşe ya da okula giden çocukların, sık hastalanmasının olağan karşılandığını söylüyor. Lakin doğuştan immün yetmezlikle dünyaya gelen çocuklarda durumun biraz farklı olabileceğini aktaran Çocuk Sıhhati Hastalıkları, Çocuk İmmünolojisi Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, bu noktada çocukları her manada gözlemlerken ailelerin çok dikkatli olması gerektiği konusunda ikazlarda bulundu.
AKRABA EVLİLİKLERİ SIK OLAN TOPLUMLARDA DAHA FAZLA GÖRÜLÜYOR
Primer immün yetmezliği, doğuştan genetik bir nedenle gelişen bakteri, virüs, mantar ya da parazitlere karşı oluşan, enfeksiyonlarla seyreden bir hastalık kümesi olarak tanımlayan Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Çocuk Sıhhati Hastalıkları, Çocuk İmmünolojisi Uzmanı Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, “Bu meseleye yol açan yaklaşık 500 değişik hastalık tanımlanmıştır. Sık ve hafif formları her 200 doğumda 1 görülürken ağır ve ender tipleri 10 bin doğumda 1 ortaya çıkar. Ülkemizde olduğu üzere akraba evliliklerinin çok olduğu toplumlarda daha sık rastlanır” sözlerini kullandı.
İmmün yetmezliğin genetik bir bozukluk olduğunu ve kişinin yedikleri ya da içtikleriyle düzeltilmesinin de mümkün olmadığının altını çizen Prof. Dr. Sarıçoban, “Bu noktada kıymetli olan immün yetmezliğin neden olabileceği fırsatçı enfeksiyonlardan korunabilmektir. Bunu sağlayabilmek için de hastalığın tipine nazaran hami tedaviler gerekir” dedi.
Kolay bir soğuk algınlığı ortalama 1 hafta içerisinde kolay ilaçlarla iyileşmesi gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Sarıçoban, “Çocuk, her hastalığında antibiyotik kullanılması gerekiyorsa, her seferinde nefes açıcılar kullanılıyorsa yahut egzamaları düzelmiyor, üstleri mantarla, virüslerle kaplanıyorsa bağışıklık sisteminde bir sorun olup olmadığı kesinlikle araştırılmalı” dedi.
Yenidoğan bebeklerde göbeğin geç düşmesinin bile immün yetmezlik konusunda belirti olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Hülya Ercan Sarıçoban, “Bir bebeğin 15 gün içerisinde göbeği düşmeli. Bu süreçte göbek düşmemişse bunun bağışıklık sistemiyle birlikte kıymetlendirilmesi, ileri test yapılması gerekir” diye konuştu.
ÇOCUK KALABALIK ORTAMDA BULUNMAMALI
Kelam konusu çocukların bağışıklıkları değişik derecelerde bozuk olduğu için çok kalabalık, enfeksiyonun kolay kolay yayılabildiği ortamlarda bulundurulmaması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Sarıçoban, ebeveynlerin dikkat etmesi gereken öbür noktalar konusunda şunları anlattı: “Ayrıca bu çocuklarda aşıların vaktinde yapılması da son derece kıymetlidir. Lakin immün yetmezliği olan çocukların kimilerinde kızamık, verem, suçiçeği ya da ağızdan uygulanan çocuk felci üzere canlı aşıları uygulayamıyoruz. Zira bu çocukların bağışıklık sistemi aşı mikrobundan enfekte olabiliyor. Bu nedenle erken teşhis çok büyük değer taşıyor. Bilhassa yeni doğanlarda ikinci ayda uygulanan verem aşısından evvel tanın konulması gerekir. Doğumdan sonra uzun mühlet hastaneden çıkamayan, antibiyotik alan, bedeninde egzama çıkan, ağzında pamukçuk olan, düzelmeyen ishalleri olan çocuklarda hele ki ebeveynleri de akrabaysa, verem aşısı yapılmadan evvel en azından bir tam kan sayımı ile lenfosit kıymetlerine bakılması kıymet taşır. Aksi durumda kelam konusu hasta çocuğa verem aşısı yapılarak yaygın verem gelişebilir ve çok daha ağır sonuçlara yol açabilir.”
Ensonhaber
