Irak’ta bulunan Musul ilinin Sincar (Şengal) ilçesinde yaşayan Ezidi halkı, terör örgütü PKK’ya karşı bir ortaya gelerek hareket yaptı.
Sincar ilçesindeki bir bölgede PKK aykırısı şov düzenleyen Ezidi aksiyoncular, “PKK ve DEAŞ’ın hapisanelerindeki kızlarımız ve oğullarımız kurtarılsın” ve “Çocukların kaçırılması ve militanların saflarına gönderilmesi memleketler arası maddelere karşıttır.” yazılı dövizler taşıdı.
İsmini açıklamayan bir aksiyoncu, “Talebimiz, Şengal’in (Sincar) durumunun olağanlaşması ve istikrara kavuşturulmasıdır. Bu vesileyle güvenliğine ortamıza dönmesi sağlanabilir. Biz de inançlı bir biçimde bölgede yaşayabiliriz.” sözlerini kullandı.
İKİ BÖLGE ORTASINDA YAPILAN MUAHEDENİN UYGULANMASINI TALEP EDİYORLAR
Irak merkezi hükümeti ve Irak Kürt Bölgesel İdaresi’ne (IKBY) bağlı güçlerin kısa bir mühlet içinde Sincar’daki güvenliğin sağlamasını istediklerini belirten aksiyoncu, “Şu anda ben meskenime dönemiyorum. Zira nitekim inançlı değil.” dedi.
Güvenlik gerekçesiyle ismini açıklamayan bir öteki gösterici de, “Burada olmamızın sebebi konutlarımıza inançlı bir formda dönmek ve istikrar içinde yaşamaktır. Bu yüzden Irak merkezi hükümeti ve Kürdistan Bölgesi Hükümeti ortasında yapılan muahedenin uygulanmasını talep ediyoruz.” diye konuştu.
“HALKIMIZ, MUTABAKATA RAZIDIR”
Ezidi aksiyoncu, Erbil ve Bağdat ortasındaki muahede çok geç yapılmış olmasına karşın hala bir dönüş umudu taşıdıklarını, artık daha fazla gecikmek istemediklerini kaydetti.
Sincar’da bulunan Ezidhan Müdafaa Gücü Sorumlusu Haydar Şeşo, “Şengal halkının kelam konusu mutabakata karşı olmadığını her tarafın kendi gözüyle görmesini istiyoruz. Halkımız bu mutabakata razıdır.” dedi.
“Bağdat idaresi, Sincar mutabakatını desteklemeli ve bunu uygulamaya koymalıdır.” diyen Şeşo, “Bazı tarafların muahedeyi kabul etmediği görülüyor. Bu yüzden merkezi hükümetin muahedeyi uygulama konulması ve sahip çıkması noktasında önemli olması gerekiyor.” halinde konuştu.
BAĞDAT VE ERBİL ORTASINDAKİ ‘SİNCAR ANLAŞMASI’
AA muhabirinin ulaştığı Bağdat ile Erbil ortasında 9 Ekim’de imzalanan muahede metnine nazaran, Sincar’da ilçe kaymakamı ve başka idari üniteler için yeni atamalar gerçekleştirilecek.
Sincar içindeki güvenliğin sağlanması ise Sincar polis güçleri, Ulusal Güvenlik Müsteşarlığı ve Ulusal İstihbarat Servisi tarafından IKBY güçleriyle uyumlu halde yürütülecek.
Yasal olmayan tüm silahlı yapıların ilçe dışına çıkarılmasını da öngören mutabakat doğrultusunda, IKBY ile iş birliği kapsamında 2 bin 500 güvenlik ögesi için atama yapılacak.
PKK’NIN VARLIĞI SONLANDIRILACAK
Muahedede, “PKK’nın Sincar ve etrafındaki bölgelerde varlığı sonlandırılacak. PKK ve ona bağlı tüm yapıların bölgede hiçbir rolü olmayacak.” unsuru de yer aldı.
Muahede kapsamında ayrıyeten, Sincar’ın güvenlik ve idari idaresinin gözden geçirilmesi ve yine imarı için Bağdat ile IKBY ortasında ortak komite kurulması kararlaştırıldı.
Sincar’da varlık gösteren Haşdi Şabi güçlerinin de ilçe dışına çıkarılacağı söz ediliyor.
EZİDİLER, TERÖR ÖRGÜTÜ PKK NEDENİYLE KONUTLARINA DÖNEMİYOR
Terör örgütü DEAŞ’ın Ağustos 2014’te Sincar’a saldırısı sonrası Ezidilerin birçoğu meskenlerini terk edip başta IKBY olmak üzere Türkiye ve çok az oranda da Suriye’ye kaçmak zorunda kaldı. DEAŞ’ın yaklaşık 15 ay boyunca ilçeyi elinde tutmasından sonra Kasım 2015’te bölgede denetim büsbütün sağlandı.
Peşmerge güçlerinin, Sincar’da denetimi sağlamasına karşın birçok Ezidi DEAŞ’ı mazeret ederek bölgeye konuşlanan terör örgütü PKK’nın pürüzüne takılarak konutuna dönemedi. Ezidiler, PKK’nın Sincar’ın yine inşasının önünde mahzur teşkil ettiğini belirterek, her fırsatta örgütün Sincar’dan derhal çekilmesi davetinde bulunuyor.
IKBY yetkilileri ise PKK’nın bölgedeki varlığından ötürü Ezidilerin konutlarına geri dönemediği ve bölgenin tekrar inşasının engellendiği tenkitlerini getiriyor.
BÖLGEDEKİ GAYRİ RESMİ GÜÇ: PKK
IKBY Dış Bağlar Dairesi Sorumlusu Sefin Dizayi, 4 Kasım’da AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Gayriresmi bir gücün (PKK) insanların konutuna dönmesine mahzur olması kabul edilir bir durum değildir.” diyerek, kelam konusu güçlerin bölgedeki varlığını biterecek bir yerin sağlanmasının gerekliliğine dikkati çekmişti.
IKBY Lideri Ezidilerden Sorumlu Müsteşarı Pir Şemo, 19 Ekim’de AA muhabirine yaptığı açıklamada, terör örgütü PKK’nın Sincar’daki durumu kötüleştirdiğini belirterek, “Şengal’de (Sincar) barış ve huzurun sağlanması için PKK’nın bölgeden uzaklaşması gerekiyor.” demişti.
Ezidilerin manevî önderinin vekili Mir İsmet Tahsin Beg, 3 Eylül’de AA muhabirine yaptığı açıklamada, terör örgütü PKK’nın Musul’un Sincar ilçesinde istenilmediğini, örgütün bölgeyi terk etmesi gerektiğini belirtmişti.
Sincar İlçesi Kaymakamı Mehma Halil, 29 Ağustos’ta yaptığı yazılı açıklamada, PKK’nın, alıkoyduğu Ezidileri saklı hapishanelerde tuttuğunu açıklamıştı.
“ŞENGAL, YASA DIŞI SİLAHLI ÖRGÜTLERİN ÜSSÜNE DÖNÜŞMÜŞ VAZİYETTE”
IKBY Lideri Neçirvan Barzani, 3 Ağustos’ta yaptığı yazılı açıklamada, PKK’nın Sincar’daki varlığına imalı bir halde değinerek, “Şengal (Sincar), Ezidilerin acılarını göz önünde bulundurmadan siyasi gayelerini hayata geçirmek isteyen yasa dışı silahlı kümelerin üssüne dönüşmüş vaziyette.” sözlerini kullanmıştı.
Sincar’daki Ezidiler, PKK’nın bölgelerindeki varlığı ve kaçırılan çocuklarının hür bırakılması için farklı aralıklarla aksiyonlar düzenlemiş, Irak merkezi hükümetinin örgüte müdahale etmesi için davette bulunmuştu.
Ensonhaber
