Birtakım tahıl hamurlarının ekşitilmesiyle yapılan, besleyici özelliğe sahip ve kış mevsiminin vazgeçilmez içecekleri ortasında yer alan bozada üretim dönemi başladı.
Biz bozayı leblebi ile tüketirken Bilecikliler, kendilerine özgü Bilecik Pazaryeri helvasını tercih ediyor.
AİLEDE BOZACILIĞA BİRİNCİ KERE YUGOSLAVYA’DAN GÖÇ EDEN DEDESİ BAŞLADI
Bilecik’in Pazaryeri ilçesinde yaklaşık bir asırdır boza üreten ailenin dördüncü nesil temsilcisi Abdullah Mercan, 1917 yılında Yugoslavya’dan göç eden büyük dedesinin üretimi başlatarak 1923’te işini resmileştirdiğini söyledi.
“BİZ DE İŞİMİZİ ÇOCUKLARIMIZA DEVREDECEĞİZ”
Kendilerinin de bu işi çocuklarına devredeceklerini aktaran Mercan, şöyle konuştu:
“Havaların soğumasıyla boza dönemini başlattık. Kış aylarının vazgeçilmez içeceği bozanın çok çeşitli yararları vardır. Boza fermente olduğundan çok sayıda yararlı bakteri üretiyor. Kemik yapısını güçlendirir, emziren annelerde sütü artırır, zihin açıklığı sağlar. Boza varlıklı karbonhidrat ve B12 vitamini bakımından çok faydalıdır.
BOZA EKŞİDİĞİNDE DE İÇİLİR
Boza ekşidiğinde kimi tüketiciler bozulduğunu zannederek içmezler ancak aslında ekşi boza bağırsak hareketlerini daha çok hızlandırır ve içenlerin soğuk algınlığına yakalanmalarının önüne geçer. Denemelerini tavsiye ederim.”
“BOZAYI BİLECİK PAZARYERİ HELVASI İLE TÜKETİN”
Mercan, bozanın, ilçenin coğrafik tescilli eseri “Bilecik Pazaryeri helvası” ile tüketildiğinde tadına doyum olmadığını vurguladı.
“BOZADA BUĞDAY KULANILMIYOR”
Eserlerini İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa ve Eskişehir başta olmak üzere birçok ile gönderdiklerini söz eden Mercan, bozada buğday kullanmadıklarını, glüten içermediğinden çölyak hastalarından da talepler geldiğini anlattı.
BOZAYI HELVA VE LEBLEBİYLE TÜKETİN
Tüketicilerden Betül Er de bozanın şifa ve güç kaynağı bir içecek olduğunu belirterek, “Bozayı yanında helva ve leblebiyle sistemli olarak tüketiyoruz. Herkese tavsiye ederim.” dedi.
Ensonhaber
