Yaz aylarında dünyaya ulaşan ultraviyole (UV) ışın ölçüsü, kışa oranla 3 kat daha ağır. Güneş ışınlarının cilde ziyanlı tesiri bilinir ancak gözlere olan tesiri nedense pek lisana getirilmez.
UV IŞINLARI CİLDİMİZ İÇİN DE GÖZÜMÜZ İÇİN DE ZIYANLI
Güneşin UV ışınlarının gözlere ziyanlı olduğunu belirten bu hususta faaliyetleri olan bir firmanın Satış ve Pazarlama Yöneticisi Hakan Kayra, tam olarak korunma sağlanmadığında ciltteki negatif tesirlerin yanı sıra gözlerde de tesirler oluştuğunu belirtiyor.
GÜNEŞ IŞINLARI ARTIK HER ZAMANKİNDEN DAHA ÇOK ZIYAN VERİYOR
UV ışınlarının bir ölçüsü atmosfer ve katmanlar tarafından, bir ölçüsü da gözümüzün doğal yapısı gereği gözlerimiz tarafından süzülüyor.
Günümüz şartlarında çeşitli sebeplerle ziyan verdiğimiz atmosfer katmanları sebebiyle güneş ışınları her zamankinden daha ziyanlı. Zira UVC ve UVB ışınlarını yeteri kadar süzemiyor.
FAZLA GÜNEŞ IŞIĞI, ERKEN YAŞTA KATARAKTI TETİKLİYOR
Bu nedenle gözlerimize kadar ulaşan UV ışınlarının ölçüsü olağandan çok daha artıyor. Uzmanlar bu ışınlara yüksek ölçüde maruz kalmanın sonucu olarak, bilhassa erken yaşlarda ortaya çıkabilen “katarakt” hastalığına dikkat çekiyor.
İÇ YERDE BİLGİSAYAR VE AKILLI TELEFONLARDAN ÇIKAN ZIYANLI IŞIKLAR
Kayra, optik camlardaki teknoloji sayesinde UV’yi yüzde100 kesen polarize ve fotokromik camlarla yüksek oranda güneş ışığının ziyanlı tesirlerinin en aza indirildiğini belirtiyor.
İç yerde doğal olmayan UV kaynaklarından, yani LED lamba, bilgisayar ve akıllı telefonlardan yayılan ziyanlı ışıkların gözümüze girmesini ve uzun müddet maruz kaldığımızda oluşacak olan rahatsızlıkları gidermek için tedbir almak gerekiyor.
DIŞ YERDE YÜKSES IŞIK HASSASİYETİNE DİKKAT
Uzmanlar, dış ortama çıkıldığında sadece güneşten gelen UV ışınlarının göze girmesini engellemenin yetmeyeceği, bunun yanı sıra yüksek ışık hassasiyetini de ortadan kaldırmak gerekeceğini hatırlatıyor.
Ensonhaber
