Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Kısmı 2’nci sınıf öğrencisi Gülistan Doku, kaldığı yurttan 5 Ocak sabahı ayrıldıktan sonra haber alınamadı. Diyarbakır’da yaşayan ailesi, kaybolduğu gün Tunceli’ye gelerek, güvenlik güçlerine ihbarda bulundu. Ailenin ihbarı üzerine arama çalışmaları başlatıldı. Yapılan araştırmalar sonunda Gülistan Doku’nun cep telefonunun en son Uzunçayır Baraj gölü üzerindeki Sarısaltuk Viyadüğü’nde sinyal verdiği belirlendi. Viyadük üzerinden geçen bir aracın kamerasına da yansıyan Doku’nun son görüldüğü bölgede ağırlaştırılan arama çalışmalarına karşın sonuca ulaşılamadı. Bunun üzerine takımlar, su altı aramalarını 6 Temmuz’da sonlandırırken, yüzeyinde ve kıyıdaki çalışmalar sürdürüldü.
GÜLİSTAN, 204 GÜNDÜR ARANIYOR
Gülistan’dan gelecek haberi bekleyen Doku ailesi, Ankara’ya gidip İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile görüştü. Bakan Soylu’nun talimatı üzerine yapılan toplantıyla Gülistan’ın son görüldüğü bölgedeki baraj suyunun tahliyesine karar verildi. 22 Temmuz günü baraj gölündeki suyun tahliye edilmesine ait çalışma başlattı.
Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Gülistan Doku’nun kaybolmasıyla ilgili soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Gülistan’ın kaybolmasına ait uzman tarafından hazırlanan rapor tamamlandı. Rapora ait değerlendirmede bulunan Doku ailesinin Diyarbakır’daki avukatı Ali Çimen, rapora nazaran, Gülistan’ın kaybolmasında sorumlu tutulan erkek arkadaşı Rus asıllı Z.A. tarafından genç kızın 2 gün arka arda alıkonulduğunu söyledi.
“ŞÜPHELİNİN AKSIYONU NET”
Uzman raporunun yanı sıra HTS kayıtlarının da Gülistan Doku’nun soruşturma evrakına eklendiğini anlatan avukat Ali Çimen, raporda kuşkulu Z.A.’nın aksiyonunun daha net bir formda ortaya çıktığını söyleyerek şu açıklamalarda bulundu:
“Bilirkişi raporu ve HTS kayıtları Gülistan Doku ile ilgili sürdürülen soruşturma evrakına eklendi. Bu raporlarda şüphelinin aksiyonu daha da net bir formda ortaya çıkmış oldu. Gülistan, 4 Ocak günü part-time olarak bir iş yerinde çalışmaya başlıyor. O çalışması, saat 16.00 ile 23.00 ortası olması gerekir. Saat 20.00 sıralarında şüphelinin babasının ismine kayıtlı bir telefondan aranması üzerine Gülistan, işvereninden müsaade alarak şüphelinin meskenine gidiyor, saat 21.00 sıralarında. Saat 22.30 sıralarında da meskenlerinden çıktığına ait imajlar var. Bu imajlarda Gülistan’ın süratlice konutu terk ettiği görülüyor, şüphelinin de süratlice akabinde araca binip Gülistan’ın gerisinden gittiği görülüyor. Saat 23.00’e kadar Gülistan’ın ne olduğu ile ilgili bir bilgimiz yoktu. Ta ki bir vatandaş belgeye ihbarda buluna kadar. Gülistan’ın zorla araca bindirildiğine şahit olan bu kişinin ihbarından sonra biz öğrendik ki; Gülistan orada alıkonuşmuş, zorla araca bindirilmek istenmiş. Polis geldikten sonra da kimlik sorması üzerine şüphelinin kimliğinin üzerinde olmadığı anlaşılınca konut aranmış ve baba gelmiş. Ondan sonra da polis olan babası geldikten sonra da kuşkulu gözaltına alınmadan hür bırakılıyor. Artık biz bu hadisesi ne şüphelinin birinci tabirlerinden ne de şüphelinin babasının birinci sözlerinden hiç bilmiyorduk. Zira buna hiç değinmediler. Yalnızca, ‘eve gelip çay içti ve o denli gitti’ dediler. Vatandaş ihbarı sonrasında Hatice öğretmen çıktı, Gülistan oradan ayrıldıktan sonra yurda gidemedi saat geç olduğu için hocasının konutuna gitti, hocasına tüm şeyleri anlattı, hocası da gelip sözünü verince biz anladık ki o gece Gülistan alıkonulmuş.”
“BİR GÜN SONRA DA ALIKOYDU”
Avukat Çimen, erkek arkadaşının 5 Ocak günü saat 11.00’de Gülistan’ı arayarak, kafeteryaya gelmesini istediğini belirtti. Gülistan’ın kafeteryaya gittiğini anlatan avukat Çimen, şöyle konuştu:
“Gülistan kafeye gidiyor. Kafeye girdikten sonra 5 dakika kalıyor. Kafeden çıktıktan sonra tekrar birebir konuttan çıkar üzere süratlice kafeyi terk ediyor, kuşkulu tekrar onun peşinden koşuyor, Gülistan’ı alıkoyuyor ve 8 dakika boyunca, bu görüntü tahlil raporunda geldi, ihtar, ikaz, ihtar, tehdit, hatta konuşurken Gülistan’ın başının üstüne çıkar üzere oluyor. Yani kuşkulu, 4 Ocak gecesi yaptığı alıkoyma hareketini, 5 Ocak günü de tekrarladı… Çözümleme tutanaklarında birinci kademede yalnızca Gülistan’ın kafenin önünde olan bir imajı var, onu basın da paylaştı. Gülistan’ın içeri girdiğinden hiç bahsetmiyor. Yeniden kafede Gülistan gelmeden evvel 2 bayanın geldiği ve şüpheliyle görüştüğü hususu var, ona da hiç değinilmemiş”
“ŞÜPHELİNİN ARTIK TUTUKLANMASI LAZIM”
Uzman raporunda şüphelinin hareketini kararlı bir biçimde tekrarladığı, alıkoyduğu, tehditte bulunduğu, ona fizikî baskıda bulunduğu ortaya çıktığı için tutuklanması gerektiğini anlatan avukat Çimen, yeni şüphelilerin de ortaya çıkabileceğini aktararak şunları söyledi:
“Bir intihar algısı baştan beri oluşturuldu. İntihar algısı oluşunca da tutuklama gerçekleşmedi. Soruşturma kapsamında barajdaki arama çalışmalarıyla yürüyordu. Biz evraka 6 Mart’ta dahil olduk. Biz belgeye dahil olduğumuzda da evrak yavaş yavaş kapanma basamağındaydı. Bu etapta şüphelinin artık tutuklanması lazım. Bilimsel bir raporla anlaşıldı ki 4 Ocak gecesi alıkoyma ve tehdit hadisesi 5 Ocak gününde de devam ediyor. Kuşkulu ile babası ve şüphelinin annesi bundan hiç bahsetmedi. Yalnızca çay içti, çay içtikten sonra buradan gitti biçiminde tanım etti. Kuşkulu tutuklanacaktır, belgeye yeni şüphelilerin de eklenme durumu ortaya çıktı. Öbür şüpheliler için de şikayetimizde bulunacağız. Pazartesi günü prestijiyle tutuklama talebini savcılık yapacaktır. Kafede çalışanların verdiği sözlerin de problemli olduğu ortaya çıktı. Zira Gülistan’ın kafenin içine hiç girmediği söyleniyordu bugüne kadar. Artık biz baş kuşkulu istikametinde tutuklamanın yapılacağına inanıyoruz.”
HAZIRLANAN UZMAN RAPORU
Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’nca görevlendirilen uzman raporu şöyle:
“Bedensel hareketliliğinin tahliliyle Z.A. ile Gülistan ortalarındaki birbirlerine görülebilen darp ve itiş kakış yoktur. Lakin Z.A.’nın Gülistan yerden çıkıp tek başına ayrılırken, gerisinden gelip durdurması, Z.A.’nın ihtar-ikaz-izah manasında uzun müddetli bedensel hareketler okunmaktadır. Z.A. bu konuşmanın akabinde evvel kendisi gerisini dönerek yere girmekte, Gülistan ise ağır adımlarla ve üzgün görünüm vererek hadise mahallinden ayrılmaktadır.
Vücut hareketlerinin okunduğu vakanın birinci kısmında Z.A. muhtemelen birebir yerde çalışan iki bayanın yere gelişlerinde bayanlardan birisini öperek yakınlaşmış, oburunu de öpmeden her üçü dışarıdayken yerden bir bayanın daha çıkıp yanlarına geldiği görülmektedir. Yerin dışında muhtemelen sigara içmişleridir. Bu esnalarda Z.A o bayanlara yer dışında el kol hareketleriyle bir şeyi izah etmektedir.
Bu iki bayanla Z.A’nın sigara vakasından sonra yere girmelerinin biraz sonrasından dış kapıdan olağan yürüyüşle yerin bahçesine, oradan da yerin içine Gülistan girmiştir. Gülistan’ın içeride Z.A. ile yahut ayrıca şahıslarca ne konuştuklarına bu iki bayan ve yerdeki üçüncü bayan şahit olmalıdır. Bu iki bayandan birisini öptüğü için Z.A. aslında an prestijiyle tanımakta ve bilmektedir.
Gülistan içeride kaldığı 5 dakika üzere bir süre sonunda tek başına kapıdan dışarı çıkıp yer dış açıklığının yarısına kadar gelmişken ardında Z.A., Gülistan’ı durdurmuş ve ihtar, ikaz yahut mahiyeti yine bedensel olarak fazlaca ısrarcı biçimde, bu kez Gülistan’ın önüne eğilerek bükülerek yaptığı konuşmalar dikkat alımlı olup, sokakta karşılaşan bir erkek ve bayanın bilinen olağan manzara konuşmaları üzere olmadığı kıymetlendirilmektedir.”
Ensonhaber
