Gaziantep’te yaşayan Hanifi Özaslan, antika tutkusunun nasıl başladığını anlattı.
53 yaşındaki Özaslan, bu antikaların kendisinde vakit içinde bağımlılık oluşturduğunu kaydetti.
YERİNİ, OTOMOBİLİNİ, İŞ YERİNİ SATTI
40 yıldır antika işi ile uğraştığını tabir eden Özaslan, antika tutkusu için Gaziantep’teki yerini, otomobilini ve iş yerini sattığını söyledi.
Emekli maaşını dahi bu işe yatırdığını anlatan Özaslan, antika merakından vazgeçmeyeceğini belirtti.
“ALDIĞIMIZ HURDALARIN ANTİKA OLDUĞUNU SONRADAN ÖĞRENDİM”
Hanifi Özaslan, çocukluk yıllarında babası ile birlikte seyyar satıcılık yaptığını kaydetti.
Köylerden topladıkları hurda ve bakırların antika olduğunu sonradan öğrendiğini belirten Özaslan, “Babam seyyar satıcı olduğu için çocukluğumda onunla bir arada köyleri gezerdik. Gittiğimiz yerlerde bakır demir hurda eşyaları alırdık. Evvel bu eşyaları hurdaya verirdik, sonra ben bunların antika olduğunu anladım. Bunların bir kısmını müzeye verdim bir kısmını antikacılara sattım.” dedi.
“HASTALIK HALİNE GELDİ”
Özaslan, 40 yıldır antikaların kendisinde hem tutku hem de hastalık haline geldiğini belirterek, şöyle konuştu:
“Bu işi yapmaya başladığımda köyde bir dükkan açtım, akabinde bir müddet sonra Gaziantep’e geldim. İşe başlarken sermayem yoktu. Köyde bir meskenim vardı. Onu satarak başladım. Akabinde bir otomobilimi, yerimi ve bir dükkanımı sattım. Parayı bu işlere bağladım. Bu işi yaparken sonra tüm antikacılarda olduğu üzere hastalık haline geldi. Aldığınız eşyayı satmak istemiyor ve daima biriktiriyorsunuz. Bu işi yaparken zevk alıyorum. Aylık gelirim olsa kimi eşyalarımı hiç satmam.”
Ensonhaber
