Suriye iç savaşı 11 yıldır devam ediyor…
2015’te ABD’nin savaş kabahatlerinden sorumlu özel temsilciliğini yapan Memleketler arası Adalet ve Hesap Verebilirlik Kurulu (CIJA) Lideri Stephen Rapp, Esad rejiminin işlediği kabahatlere yönelik açıklamalar yaptı.
Rapp, rejimin hatalarını kanıtlayacak 900 bine yakın evrak ve fotoğrafa sahip olunduğunu açıkladı.
DAHA FAZLA KANITA SAHİP
Ayrıyeten Rapp, dokümanlarda Esad’ın isminin yazılı olduğunu ve hataların onun organize ettiğini söz etti. Esad’a yönelik hataların, Yugoslavya’daki Miloseviç ve Nazilerden daha fazla kanıta sahip olduğunu tabir etti.
“NAZİLER YAPMADI”
Esad’ın Nazilerden daha da ileri gittiğini belirten Rapp, “Naziler, kurbanlarının her birinin kimlik bilgileriyle başka ayrı fotoğraflarını çekmedi.” kelamlarını kullandı.
FBI İNCELEDİ
Federal Soruşturma Ofisi (FBI) da kelam konusu fotoğrafları inceleyerek, gerçek insan ve olayları temsil ettiğini doğruladı.
“NEREDEYSE KAZANDI”
Rapp, Esad’ın savaşı neredeyse kazanmak üzere olduğunu, uygulanan yaptırımlara karşın tüm savaş suçlularının Suriye’nin güney kısmında inançta olacağını tabir etti.
“RUSYA VE ÇİN VETO ETTİ”
Bileşmiş Milletler (BM) tarafından Suriye’nin Milletlerarası Ceza Mahkemesi’ne gönderilmeye çalışılırken kararın Rusya ve Çin tarafından veto edildiğini hatırlatan Rapp, bu kabahatlerin cezasız kalması durumunda gelecek için makûs bir örnek olacağını vurguladı.
Geleceğin geçmişten daha makus bir hal alabileceği ihtarında bulundu.
CESET FOTOĞRAFI ÇEKTİRİLDİ
Evvelden Suriye rejimine bağlı askeri fotoğrafçı olarak çalışan Caesar kod isimli bir şahsın sözüne nazaran, 2011’de rejim tarafından saklı hapishanelerde bulunan öldürülen şahısların morglardaki cesetlerinin çekimlerinin yapılması emredildi.
“GÖZLERİ OYULMUŞ CESETLER GÖRDÜM”
Aylarca eziyet gören cesetlerin fotoğraflarını çeken eski vazifeli, şu kelamları kaydetti:
“İskelete dönmüş, birçoklarının gözleri oyulmuş, elektriğe verilmiş cesetler gördüm. Olay yerinde bıçaklar ve onları dövmek için kullanılan büyük kablolar ve kayışlar vardı.”
Morglarda yer kalmayınca 2013 yılında gelen tüm cesetlerin askeri hastane otoparkına gömüldüğünü tabir eden eski vazifeli, “Fotoğraf çekerken, hükümetin bunu kendi halkına nasıl yapabildiğini sorguluyordum.” dedi.
“AİLEMİ TEHLİKEYE ATTIM”
Çektiği fotoğrafları arkadaşı Sami’nin bilgisayarında yedekleyen Caesar, “Esad rejiminin bu diktatörlüğünün gerçek yüzünü tüm dünyaya göstermek ve ifşa etmek için hayatımı ve ailemin hayatını riske attım.” diye konuştu.
CESETLERE NUMARA VERİLDİ
Fotoğrafların yedeklenerek dünyaya duyurulmasında yardımı olan Sami, “Cesetlerin farklı yerlerine yazılmış üç sayı bulunuyordu.” dedi.
Birinci numaranın toplam tutuklu sayısı olduğunu, ikincisinin ise azapçı istihbarat şubesini temsil ettiğini, üçüncü numaranın ise toplam ceset sayısı olduğunu vurguladı.
Ensonhaber
