Bir Kurt Cobain biyografisi: Cennetten de Ağır
Kurt Cobain, 1994 Nisan’ında yaşamına kendisi son vermişti ve bugün üzerinden 25 yıl geçti. Yaşamını sonlandırmak üzerine verdiği bu karar, kısa süreli ve öfke dolu olmasının yanında ilham veren hayatıyla hiç bağdaşmamıştı. Tecrübeli müzik yazarı Charles R. Cross, Cobain’in yaşamını muazzam bilgi dağarcığından faydalanarak anlattı…
The New York Post, bu kitabı şöyle yorumladı: “Kurt Cobain hakkında yazılmış diğer kitapların hiçbiri, araştırma, titizlik ve bilinmeyenleri aktarma konusunda Cennetten de Ağır ’la yarışamaz”.
(Kurt Cobain)
CENNETTEN DE AĞIR
Cross, Cobain’in sıra dışı hikayesinde sanatının hem büyük şöhretini hem de onu yıldıran ıstırabını, kendisine duyduğu derin şefkati, özellikle Seattle Müzik Sahnesi hakkındaki geniş bilgi dağarcığıyla birleştiriyor. Cobain’in, Washington eyaletindeki Aberdeen kenti yakınlarında, bir karavanda geçen çocukluğunda başlayarak bir kuşağı kendine hayran bırakan şöhretine ve büyük başarısına kadar uzanıyor…
Cross, Cennetten de Ağır’ı, 4 yıl süren derin bir araştırmaya dayanarak yazdı. Neler yok ki kaynaklaro arasında: Dört yüzden fazla mülakat, Cobain’in yayımlanmamış günlükleri, şarkı sözleri, aile fotoğrafları ve çokça belge…
Cross, bu yeni baskıdaki önsözünde bizlere Kurt Cobain’in ölümünden sonra hakkında ortaya çıkan şeylerle birlikte, bu kitap özelinde kendi yaşadıklarını da sunuyor.
ÖNSÖZDEN
“…MEKTUBU YAZAN ADAM DÜNYA TİCARET MERKEZİ KULELERİNDEN BİRİNDE ÇALIŞIYORMUŞ. HATTA İLK UÇAK ONUN HEMEN YANINDAKİ KULEYE ÇARPTIĞINDA, ADAM MASASINDA CENNETTEN DE AĞIR OKUYORMUŞ”.
Kitabın ilk baskısı Eylül 2001’de yapıldı, “resmi” yayım tarihi de o ayın yirmi dördüydü, yani Nevermind albümünün onuncu yıldönümüyle aynı gün. Dünya o ay 11 Eylül saldırılarıyla sarsıldığından, Nevermind’ın onuncu yılına veya Nirvana’yla ilgili herhangi bir yıldönümüne ana akım medyada neredeyse hiç yer verilmedi.
Cennetten de Ağır’ın ilk basımını takip eden yıllarda okurlardan binlerce mektup ve e-posta aldım ama hiçbiri şu 11 Eylül saldırılarından yalnızca bir hafta sonra gönderilen kadar akılda kalıcı değildi. Mektubu yazan adam Dünya Ticaret Merkezi kulelerinden birinde çalışıyormuş. Hatta ilk uçak onun hemen yanındaki kuleye çarptığında, adam masasında Cennetten de Ağır okuyormuş. Adam binadan çıkmış, canını kurtarmayı başarmış ama elindeki Cennetten de Ağır nüshasını binada bırakmış, bunu da bana bildirmek istemiş. Adam kitabı henüz bitiremediğini söylediği için ben de yayıncımdan ona derhal yeni bir nüsha göndermesini istedim. Bu tuhaf, gerçeküstü sürpriz sayesinde, bu özel yaratıcı çalışmayla o trajedi arasında bir bağ kuruldu; en azından ben bir bağ olduğunu hissettim, ne kadar cılız olursa olsun.
O kişisel bağ hissi, onca trajediye ve aradaki büyük fiziksel uzaklıklara rağmen, bu kitabın okurlarının Kurt Cobain’le kurduklarını hissettikleri bağ hakkında yıllardır söyledikleriyle örtüşüyor. Aralarında Kurt’ü tanıyanların sayısı oldukça azdı ama yine de ölümü, sanki yakınlarından birini kaybetmiş gibi hissettirdi onlara. Aslında bir yandan öyleydi de, çünkü Kurt’ün ölümü aynı zamanda Nirvana’nın da ölümü demekti; o grubu seven herkes bir yakınını kaybetmiş gibi hissediyordu. Bir, belki iki kuşak bu kaybı hissetti: hiç Nirvana konserine gitmeyenler, Kurt’le hiç tanışmayanlar, İngilizce bilmeyenler, hatta Kurt aramızdan ayrıldığında henüz doğmamış olanlar bile.
Kitabın basımından on üç yıl, onun ölümünden yirmi yıl geçmesine rağmen ben bu kaybı hâlâ hissediyorum. Geçmiş farklı olsaydı diye, kader ağlarını farklı örseydi diye düşünüp üzülmediğim bir hafta geçmiyor neredeyse…
Bir Kurt Cobain Biyografisi: Cennetten de Ağır
Charles R. Cross
Çev.: Mert Doğruer
Epsilon Yay.
S.: 440
Kitabı satın almak için tıklayınız: idefix
*
Damla Karakuş
[email protected]
Instagram: biyografivekitap
Ensonhaber