Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “40 kuruşluk çiğ süt takviye primini 3 ay erkene çekerek temmuz, Ağustos ve Eylül ayları için uygulayacağız. Temmuz ve Ağustos’u da çabucak ödemeye başlayacağız” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, TGRT Haber Gündem Özel programında Gazeteci-Yazar Ziya Osman Açıkel’in sorularını cevapladı.
“TOHUM KONUSUNDA BİRAZ HAKSIZLIK YAPILIYOR”
Tohumla ilgili konuşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Tarım konusu futbol konusunda kadar konuşulan bahistir. Tarımında ana yemi tohumdur. Elbette tohum konusunda ülkemizde çok konuşulan bahislerden bir tanesi. Biraz haksızlık yapılan bir husus. Türkiye’de sertifikalı üretim 150 bin tondan 1 milyon 150 bin tohumlar çıkmış ve 1,5 ton üzere 2023 amacı koyduk. Yabancı firmalar elbette var. Kabaca 900 firmanın 860 tanesi yerli, 20 tanesi yabancı 20 tanesi de yerli yabancıdır. Tarlada 100 dönüm tarlanız var diyelim bunun 96’sında yerli tohum kullanılıyor. Zerzevat tohumlarıyla ilgili ithal bağımlığımız vardı. Geçen yıl başlattığımız TÜBİTAK’la başlatmış olduğumuz projeyle zerzevat tohumuyla ilgili önemli adımlar attık. Bununla ilgili iyi adımlar attık. Tohum üretiminde birinci ona giren bir ülke. Türkiye 2023 gayesi koyan bir ülkedir. Bütün maksatlarda birinci 10’a girmek vardır. Sabahtan akşama kadar tarımla ilgili bahisleri konuşurken, birtakım sayıları bilerek konuşuyor olmamız lazım. Burada rastgele bir halde geri değiliz, fakat burada daha fazla teknoloji üreten daha fazla derinlemesine inen bu mevzuyu daha fazla etrafındaki ülkenin tohumunu satan bir ülke pozisyonuna gelmemiz konusunda biraz daha uğraş etmemiz gerekiyor. Bugün 86 ülkeye tohumlarımızı ihraç ediyoruz” dedi.
40 KURUŞLUK ÇİĞ SÜT DAYANAK PRİMİ
Süt üreticilerine müjde vererek konuşmasını sürdüren Bakan Pakdemirli, “Çiğ süt önemli ölçüde insanı ilgilendiren bir husus, bilhassa bizim sürdürülebilirlik manasında kendi kendimize yeterliliğimizi müdafaamız gereken bir husus. Geçen yıl 15 Kasım 2019’da biz 2.30 lira tavsiye fiyatına besin komitesinde görüşüp ulusal süt kuruluna iletmiştik. Bu alanda da çok büyük bir memnuniyet oluşturdu. Bir kilogram sütün karşılığında 1.50 gram yem alınabiliyordu. Bu rasyo birebir 50 rasyosu Cumhuriyet tarihinde tahminen süt üreticisine verilen en değerli dayanaklardan bir tanesiydi. Zira ulusal süt kurulu de üreticilerde herkes bir kilograma bir 30 rasyosunu kabul eder ve 1,30’da bu işin kar ettiğini konuşurlar. Artık maalesef son devirde pandemiyle birlikte hem kurlardaki artış hem de dünyadaki emtiya fiyatlarındaki artışla birlikte süt üreticimizin ister istemez maliyetleri arttı. Bu mevzuda talepte arttı. Bunu olağanda karşılıyoruz. Lakin biraz bu talebe karşı yanıt vermekte geciktiğimizde üreticimiz bu hususta çok sabırsız. Biraz sabırlı olmalarını istiyorum ki, şöyle bir sayı vereceğim. 2020 yılının birinci 6 ayında palite ortalama 1.35 olarak gerçekleşmiş 1.30’un 5 üzerinde ve birinci açıkladığımızda 1.50 ve maliyet artışına karşın birinci 10 ayda ortalama 1.28 civarında düzeylerinde seyretti. Biz süt kuruluna şöyle bir takviye verdik. 40 kuruşa dayanağı çıkartalım, fiyat şimdi artmasın, takviyede 40 kuruş olsun diye. Ağır talep üzerine bu 40 kuruşluk takviyesi erkene çekme konusunda bir insiyatifimiz oldu. Bunun parasını ve bütçesini ayarladık. Zira 40 kuruşu açıkladığımızda üreticide şöyle bir soru işareti oldu. Tamam 40 kuruş ancak ne vakit ödenecek bu, artık ödenecek. 40 kuruşluk çiğ süt dayanak primini 3 ay erkene çekerek temmuz, Ağustos ve Eylül ayları için uygulayacağız. Temmuz ve Ağustos’u da çabucak ödemeye başlayacağız. En yakın vakitte da 2021 Ocak ayında geçerli süt fiyatını besin komitesinde tartışıyor olacağız. En geç Aralık ayında tartışmış oluruz. Ulusal Süt Kuruluna de biz Besin komitesinin tavsiyesi olarak iletiriz. Burada çiftçimizin üreticimizin başımızın tacı olduğunu tekrar ediyorum. Onların kaygılarıyla dertlendiğimizi bilsinler. Elimizin rahat olduğu durumlarda tıpkı besin komitesinin 1.50’lik rasyo ile üreticimize takviye olduğunu hatırlatmak istiyorum. Tekrar en yakın vakitte bu mevzuda tekrar besin komitesinin gündemine girecek” diye konuştu.
“PANDEMİ SÜRECİNDE RAFLAR BOŞ KALMADI”
Pandemi sürecinde bakanlık olarak yapılan çalışmaları anlatan Bakan Pakdemirli, “Yönetilmesi gereken bir alan vardı. Tüketici psikolojini yönetmemiz gerekiyor. Dünyada besinle ilgili bir sorun yok aslında. Fazlası da üretiliyor. Tüketici psikolojini birçok ülke yönetemediği için raflar iğneden ipliğe boş kaldı. İğneden ipliğe kozmetik eserlerde dahil olmak üzere raflarda kalmadı. Burada psikoloji gerçek yönetilmedi, bunun için iki ana unsur vardı. ister istemez meskeninde kapalı kalan vatandaşımız daha fazla alışveriş yapma istediğinde olacaktı. Bunu tespit ettik ve öbür ülkelerden gördük. Bunun yönetilmesi gerekiyordu. İkincisi de bu alışveriş durumunda vatandaşımızın gittiğinde raflarda eser bulması gerekiyordu. Bunun için besin kesimiyle konuştuk üretiminizi artırın dedik. Perakende dalıyla konuştuk. Lojistik kesimiyle konuştuk çok daha fazla taşıma yapacaksınız bunun altından kalkın dedik. Bütün bölümlerde iyi bir imtihan verdiler. En değerli imtihanı çok pratik, biz güçlü tarım alt yapısıyla raflarda hiçbir boşluk hissetmedik. İşin tarımdaki geri planı şu, herkes meskende otursun dendiği vakit tarımın paydaşları meskende oturamaz, çiftçilerimize birer diplomatik pasaport istiyoruz dedik. Herkes konutta otururken, çiftçimiz üretimine devam edecekti. Başta kurumlar buna sıcak yaklaşmadı lakin bakanlarımızla oturup ikna ettik. Hakikat bir şey yaptığımız ortaya çıktı ki ikinci çeyrekte tarım yüzde 4 büyüdü. Bunu manası şu, demek ki doğrular yapılmış. Tüm bu zincirde bozulmadığı için bir sorun yaşanmadı” diye konuştu.
VADELİ BİR FORMDA TMO’DAN BESİCİYE YEM
Yemle alakalı çalışmanın yapıldığını belirten Bakan Pakdemirli, “Yemle alakalı bir çalışma yapıyoruz. Tabi ki burada besiciyi ve üreticiyi destekleme gayesiyle. Bilhassa Toprak Mahsulleri Ofisine bir talimat verdim. Çalışmayı şimdi bitiremediler. Bu akşam bitirselerdi tahminen onu da açıklayacaktık. Vadeli bir biçimde besiciye yemin Toprak Mahsulleri Ofisinden tahsis edilmesi konusunda, yem hammaddesinin tahsis edilmesi konusunda bir çalışma arkadaşlar yürütüyorlar. Elbette bu ortada döviz ve emtiya fiyatlarının artışıyla birlikte buradaki maliyetlerde artıyor. Bu maliyetlerin artmasıyla birlikte Ticaret Bakanlığı bizimde ikazımızla önlem aldı. maliyet daima artıyor, buradaki gümrük vergilerinin gözden geçirilmesi, belli bir müddetliğine gümrük vergilerinin bir çok kalemde sıfırlanması kelam konusu oldu. Geçen hafta önemli bir değişiklik yapıldı. Böylece de ana maksat artan maliyetlerin artmaması muhakkak bir yerde sabitlenmesi konusunda çapa oluşturması konusunda bir çabamız oldu. Bilhassa besici üretici tarafını desteklemek için toprak mahsulleri ofisimiz bu türlü bir çalışma içerisinde, çalışmayı bitirdikleri vakit bizde kamuoyuyla paylaşırız” dedi.
Ensonhaber
