Uzun yıllar Ankara’da çalışan Atilla Badem, 5 yıl evvel yıl evvel memleketi Gümüşhacıköy ilçesine bağlı İmirler köyüne yerleşti.
Köyde, vakit zaman toprakta gezerken gördüğü kurumuş ağaç ve yosunları toplayan Badem, bu doğal materyalleri kullanarak meskeninin bahçesinde dinozor, geyik ve timsah figürleri yaptı.
AĞAÇ KABUKLARI VE YOSUNLARDAN HAYVAN FİGÜRLERİ YAPTI
Badem, köyüne döndükten sonra sık sık dağlarda gezmeye başladığını söyledi.
Bu seyahatler sırasında gördüğü ağaç kabukları ve yosunların dikkatini çektiğini belirten Badem, “Bunlarla neler yapabilirim, diye düşünmeye başladım. Evvel topladığım kabuklarla bir dinozor yaptım. Yaklaşık 15 gün sürdü. Annemin köyünde bir ceviz ağacını kestiler. Ben de alıp kendi köyüme getirdim. Ağacı ne yapabilirim, diye düşünürken gövdesinden sehpa çıkardım. Sonra at, fil, zürafa, maymun, boğa ve bayan figürleri yaptım. İşçiliğimi giderek geliştirdim.” dedi.
KİMYASAL HUSUS KULLANMIYOR
Figürleri nasıl yaptığını anlatan Badem, şöyle devam etti:
“Önce iskeleti yapıyorum. Bunun için de esneyen fındık ve söğüt kısımlarını kullanıyorum. Bunları telle bağlayarak birinci olarak karkas kısmını çıkartıyorum. Daha sonra ayrıntıları çalışıyorum. Üzerlerine tane tane ağaç kabuklarını kaplıyorum. Büsbütün personellik kıymetli, kullanılan malzeme kıymetli. Kimyasal kullanılırsa 100 yıl da gidebilir. Ben kabuk, kollar ve dağ yosunu haricinde hiçbir şey kullanmıyorum.”
“ÇOK HOŞ REAKSİYONLAR ALIYORUM”
Badem, köydeki arkadaşlarının ve çocukların, kendisini merakla izlediklerini söz ederek, “Çok hoş yansılar alıyorum. Neredeyse birebir gerçek üzere duruyor yaptığım hayvan figürleri. Bunun sebebi ise büsbütün kullandığım ağaç kabukları ve dağ yosunlarından kaynaklanıyor.” diye konuştu.
Badem, ayrıyeten ağaçtan lamba ve çeşitli eşyalar da yaptığını kaydetti.
Hayvan figürlerini inceleyen çocuklardan Demir Demirci ve Zeynep Karatepe de dinozoru çok beğendiklerini, gerçek üzere durduğunu tabir ettiler.
Ensonhaber
