Kurban Bayramı’na çok kısa bir mühlet kaldı, bayramla ilgili hazırlıklar da başladı. Pişirilme süreci sonrası buzdolabına konulan etlerin çıkarılıp tekrar dondurulması en büyük meselelerden biri. Etin uzun müddet oda sıcaklığında tutulması bakteriyel enfeksiyonlar açısından risk taşıyor. Kurban Bayramı’nın yaz aylarına denk gelmesi nedeniyle sıhhat açısından birtakım tedbirlerin alınması gerektiğini hatırlatan VM Medical Park Pendik Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Hakan Demirci, değerli ikazlarda bulundu.
“KIRMIZI ETTE BİRÇOK HASTALIK ÜREYEBİLİR”
Ağır ölçüde ve gün uzunluğu her öğünde et ve et eserleri tüketilmesinin sıhhat açısından epey ziyanlı olduğunu belirten Doç. Dr. Hakan Demirci, “Özellikle kalp ve damar, diyabet, mide ve sindirim sistemi hastalığı olan ve makûs kolesterole sahip şahıslarda et tüketiminin sonlandırılması gerekir. Çay, kahve, kuruyemiş, tatlı, gazlı içeceklerin de gitgide artan ölçülerde tüketileceği göz önünde bulundurulursa öğünlerin dengelenmesi ehemmiyet taşır. Gün içerisinde su kesinlikle tüketilmelidir. Zerzevat ve meyvelerle etlerin istikrarlı biçimde sindirimine katkıda bulunulmalıdır.” diye konuştu.
Etlerin pişirilmesi ve saklanmasının ehemmiyetine de değinen Doç. Dr. Hakan Demirci, “Çok ağır etin, yüksek ölçülerde tüketilmesinden fazla daha küçük modüllerde ve ufak öğünlerde tüketilmesine dikkat edilmeli. Bunun dışında, kurban kesilir kesilmez etin taze ve süratli bir formda tüketilmesinden çok 24 ila 48 saat kadar soğuk havada dinlendirilmesi sindirim sistemi sorunları açısından çok daha yardımcı olacaktır. Bilhassa reflü sorunu yani mide asidinin artması ve gastriti tedbire açısından etin dinlendirilmesi yarar sağlayacaktır. Kırmızı ette birçok hastalık üreyebilir. İnsanlarda enfeksiyona da yol açabilir. Bilhassa buzdolabına konulan etlerin pişirilme süreci sonrası tekrar dışarı çıkartılıp, akabinde tekrar dondurulması en büyük meselelerden biridir. Uzun müddet oda sıcaklığında tutulması da bakteriyel enfeksiyonlar açısından büyük sorunlar yaratabilir.” tabirlerini kullandı.
KÜÇÜK ÇOCUKLAR SİNDİRİM PROBLEMİNE DİKKAT
“Ekinokok” ismi verilen kistatik parazitlere karşı ikazlarda bulunan Doç. Dr. Hakan Demirci, “Kedi ve köpek kistleri olarak değerlendirdiğimiz büyükbaş ve küçükbaş hayvanların sakatatlarında bulunan kimi enfeksiyonlar vardır. Bilhassa karaciğer üzere bu tıp organların tüketilirken kesinlikle gözle çok iyi denetim edilmesi gerekir. Nodüller üzerinde beyaz plaklar olabilir. Karaciğer kesildiği ve doğrandığı vakit homojen yapısı bozulur. İçinde bilhassa beyaz topakların olduğu görülebilir. Bu üzere durumlarda o etin tüketilmemesi, imha edilmesi gerekir.” dedi.
Fazla et tüketiminden sindirim sisteminin baştan aşağı etkilendiğini söyleyen Doç. Dr. Demirci, “Reflü ismi verilen mide asidi fazlalığı, sindirim sisteminin zorlanmasına bağlı görülen gastrit görülebilir. Tekrar bu devirde ağır yağlı ve kızartma şekli etlerin tüketilmesine bağlı safra kesesi hastalıkları görülebilir. Pankreasın iltihaplanması da sık karşılaşılan hastalıklar ortasında yer alır. Bilhassa küçük çocuklar, ileri yaştaki bireyler, diyabet, kronik damar ve kalp hastalığı olan bireylerde, mide ve bağırsak hastalığı olan bireylerde et tüketiminin kısıtlanması ve ağır ölçülerde tüketilmeyip öğünlere bölünecek formda tüketilmesi gerekir. Ayrıyeten küçük çocuklar da sindirim sorunu, karın ağrıları yaşayabilirler.” ikazında bulundu.
Ensonhaber
