Cuma namazı için bu hafta Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen hutbe konusu “Allah’ın müminlere yardımı” oldu.
Koronavirüs gölgesinde cuma namazı için mescide gidecek olan vatandaşlar, her hafta farklı bir mevzuyu ele alan Cuma hutbesi konusu nedir sorusunu araştırıyor.
Hutbeler, imam tarafından okunan dua ya da öğütler olarak isimlendirilir. 28 Mayıs 2021 Cuma hutbesi konusu Diyanet İşleri tarafından duyuruldu.
İşte 28 Mayıs 2021 Cuma hutbesi konusu ve içeriği…
28 MAYIS 2021 CUMA HUTBESİ
Sayın Müslümanlar!
Hicretin beşinci yılıydı. Uhud’da isteklerine ulaşamayan müşrikler, son kere Medine’ye büyük bir hücum kararı almışlardı. Durumdan haberdar olan Peygamberimiz (s.a.s), her vakit olduğu üzere ashabıyla istişare etti. Savunma savaşı yapılmasına ve Medine etrafına hendek kazılmasına karar verildi. Müminler el birliğiyle hendeği kazarken büyük bir kaya modülüne denk geldiler. Bu devasa kaya ne yerinden oynuyor ne de parçalanabiliyordu. Ashabın ümidi tükenirken Resûl-i Ekrem (s.a.s) çıkageldi. O, bir yandan arkadaşlarının kırmakta zorlandığı kayayı parçalıyor öbür yandan da o günün kurallarında düşünülmesi bile güç olan, Kisrâ’nın, Kayser’in kentlerinin fethedileceğini müjdeliyordu.
Aziz Müminler!
Ashab-ı kiram, Allah Resûlü (s.a.s)’in bu muştusuna nail olmak için İslam’ın üniversal iletilerini diyardan diyara taşıyordu. Anadolu’muzda birinci kere İyâz b. Ganem ve Halid b. Velid’in de içinde bulunduğu sahabe ordusu Diyarbakır’a İslam’ın kutlu sancağını dikiyor, bu şehri Anadolu’nun İslam’a açılan birinci kapısı haline getiriyordu. Sahabe kenti Diyarbakır o günden beri Müslümanların kalbi, İslam’ın kalesi olmaya devam ediyor elhamdülillah.
Değerli Müslümanlar!
İslam ile müşerref olan ve devraldığı İslam sancağını bir daha bırakmayan aziz milletimizin î’lây-i kelimetullah aşkı, Allah’ın ismini yüceltme uğraşı hiç eksik olmamıştır. Bu uğurda yılmadan, yıkılmadan, seferden sefere, zaferden zafere koşan ulu ecdadımız, Malazgirt Zaferi ile Anadolu’yu bize vatan kılmıştır. İstanbul’u fethederek Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in, şu kutlu muştusuna nail olmuştur: “Konstantiniyye kesinlikle fetholunacaktır. Onu fetheden kumandan ne hoş komutandır! Ve o asker, ne hoş askerdir!”
Bedelli Müminler!
İstanbul’un fethi yalnızca bir kente hâkim olmaktan ibaret değildir. Bu fetih, Peygamberimizin muştusu, ashab-ı kiramın isteği, Ebû Eyyûb el-Ensârî’nin hayali ve ecdadımızın sevdasıdır. Bu fetih, çağ kapatıp çağ açan yeni bir altın devrin başlangıcıdır. Bu fetih, Mekke, Medine ve Kudüs ile İstanbul’u kardeş kılan bir zaferdir.
Sayın Müslümanlar!
Büyük Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurur: “Müminlere yardım etmek, üzerimizde bir gerekliliktir.” Hamd olsun ki, Rabbimizin yardımı ebediyen, hak ve hakikatten ayrılmayan, mazlum ve mağdurların yanında yer alan aziz milletimizle bir arada olmuştur. Asırlardır milletimizin her cephede kazandığı zaferler bunun en büyük şahididir.
Aziz Kardeşlerim!
Bugün bize düşen, ecdadımızın aziz anısını ve ulu mirasını gelecek kuşaklara aktarmaktır. Din ü devlet, mülk ü millet yolunda var gücümüzle uğraş göstermektir. Birlik ve beraberliğimizden asla ödün vermemektir. Unutmayalım ki girmeden tefrika bir millete düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler onu top sindiremez. Yedi düvel de üzerimize gelse, vatanımızı bölemeyecek, bayrağımızı indiremeyecek, ezan-ı Muhammedi’yi dindiremeyecektir. نَصْرٌ مِنَ اللّٰهِ وَفَتْحٌ قَر۪يبٌۜ “Yardım Allah’tandır ve Allah’ın yardımı ile fetih yakınlaşır.”
Ensonhaber
