Geçtiğimiz mart ayında mücevher ihracatı, 2020’nin tıpkı periyoduna nazaran yüzde 48 artışla 340 milyon dolara yükseldi ve Ocak-Mart 2021 periyodunda ise bu sayının yüzde 9 artışla toplam 976 milyon dolar olarak kaydedildi.
Türkiye Mücevher İhracatçıları Birliği datalarına nazaran, 2021’in Ocak ayında bir evvelki yılın birebir periyoduna nazaran yüzde 13,4 artışla yaklaşık 331 milyon dolarlık ihracat gerçekleşti.
Mart ayında mücevher ihracatı, 2020’nin birebir periyoduna nazaran yüzde 48 artışla 340 milyon dolara yükseldi. Ocak-Mart 2021 periyodunu kapsayan üç aylık süreçte ise yüzde 9 artışla toplam 976 milyon dolarlık mücevher ihracatı yapıldığı kaydedildi.
Datalardan hareketle değerlendirmede bulunan dal temsilcilerinden Yahya Dede, “Türkiye’nin mücevher ihracatı pandeminin de tesiriyle 2020 yılında 2019’a kıyasla yüzde 8,4 düşüş yaşamış ve 3 milyar 758 milyon dolar olarak kayıtlara geçmişti. Yılın birinci ayından itibaren başlayan bu toparlanma seyrinin yıl uzunluğu devam edeceğini ve 2021 sonunda mücevher ihracatının 4 milyar doları aşacağını öngörüyoruz.” dedi.
“TÜRKİYE’NİN PERSONELLİK KALİTESİ, TALEP ARTIŞINDAKİ EN BÜYÜK ETKEN”
Dede, “İncelediğimiz datalarda birinci üç aylık süreçte Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı ülkenin 1 milyar 100 milyon dolarla Birleşik Arap Emirlikleri olduğunu görüyoruz. Onu 280 milyon dolarla Irak, 165 milyon dolarla ABD, 99 milyon dolarla Libya ve 88 milyon dolarla Hong Kong takip ediyor. İhracat artışının en fazla olduğu ülkelere baktığımızda ise birinci sırayı yüzde 334 artışla tekrar Birleşik Arap Emirlikleri’nin aldığı dikkat çekiyor. Onu yüzde 216 ile Mısır ve yüzde 199 ile İsviçre izliyor. Türkiye’nin mücevher bölümündeki personellik kalitesi, hiç elbet bu talep artışındaki en büyük etken. Kesim olarak temel gayemiz, dünyaya mal olmuş yeteneğimizden ve kalitemizden ödün vermeden büyümeye yönelik yatırımlar yapmaya devam etmek ve bunu yaparken perakendeye de sırt çevirmemek olmalı.” diye konuştu.
Ensonhaber
