Kelamda ‘Ermeni soykırımı’ için birçok ülkede anma programları düzenlenirken, bunlardan birine Fransa’da imza atıldı.
24 Nisan’ı 2019 yılında “Ermeni Soykırımını Anma Günü” olarak ilan eden Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ‘Ermeni Soykırımı Anıtı’na gitti.
KELAMDA ANITA GİTTİ
Ülkesinin sömürge periyodunda yaptığı katliam ve soykırımları görmezden gelen Macron, anıta çiçek bırakarak bildiri vermeye çalıştı.
Macron, anıttaki fotoğrafını toplumsal medya hesabından paylaşarak, şu skandal sözlere yer verdi:
“24 NİSAN’I UNUTMAYACAĞIZ”
“24 Nisan ‘Ermeni Soykırımı’ anma gününü unutmayacağız. İnkarcılığa, nefrete, şiddete karşı birlikte savaşacağız. Fransız halkı ve Ermeni halkı sonsuza dek birbirine bağlıdır.”
FRANSA’NIN TARİHİNDEKİ KARA LEKELER
Sömürgecilik faaliyetleri kapsamında koloniler kurarak bilhassa Afrika’daki sömürgelerinde büyük insan hakları ihlalleri yapan Fransa’nın tarihindeki katliamlar, milletlerarası kamuoyunun vicdanını rahatsız etmeye devam ediyor.
Fransa, 1524’te başlattığı sömürgecilik faaliyetleriyle Afrika’nın batısında ve kuzeyinde 20’den fazla ülkede hakimiyet kurdu. Afrika’nın yüzde 35’i, 300 yıl boyunca Fransa’nın denetiminde kaldı.
Senegal, Fildişi Kıyısı ve Benin üzere ülkeler o yıllarda Fransa’nın köle ticaret merkezleri olarak kullanıldı ve bölgedeki tüm kaynaklar sömürüldü. İkinci Dünya Savaşı’nın akabinde bağımsızlık çabasına girişen ülkelerde bu ayaklanmalar şiddetle bastırıldı ve 2 milyondan fazla Afrikalı hayatını kaybetti.
TARİHİN EN BÜYÜK SOYKIRIMINDA FRANSA’NIN ROLÜ
Cezayir Bağımsızlık Savaşı’nda 1 milyon kişi Fransızlar yüzünden hayatını kaybetti. Fransa’nın, 1830’dan beri Cezayir toplumunu kültürel manada da bir soykırımla baş başa bıraktığı biliniyor.
Cezayir’in kendi mahalli kimliğinin dışında 300 yıllık Osmanlı tarihinin de büyük ölçüde ortadan kaldırılmasına neden olan Fransa, ülkede birçok kültürel ve dini yapıtı kendi tasarrufunda istediği üzere dönüştürdü.
İnsanlık tarihin en büyük soykırımlarından kabul edilen, 800 bin kişinin öldüğü 1994 Ruanda soykırımında da Fransa’nın rolü olduğu ortaya çıktı. Ruanda soykırımından çabucak evvel bölgedeki Fransız askerlerinin aldıkları istihbaratları değerlendirmeyerek bölgeden ayrıldığı, kimi Fransız askerlerinin ise şahsen katliamlara takviye verdiği milletlerarası raporlara yansıdı.
FRANSA SOYKIRIM ARŞİVLERİNE ERİŞİMİ ENGELLİYOR
Ruanda’da soykırımı yapan Hutu hükümetinin uzun mühlet destekçisi olduğu gerekçesiyle milletlerarası kamuoyunda ve ülke içinde eleştirilen Fransa ayrıyeten soykırım dokümanlarına de erişimi engelliyor.
Soykırım devrine dair arşivler üzerindeki “devlet sırrı” yasağı kaldırılmasına karşın, Eski Cumhurbaşkanı Mitterrand tarafından konulan ikinci bir yasak nedeniyle kelam konusu arşivlere erişilemiyor.
Fransa Anayasa Mahkemesi’nin Eylül 2017’de Ruanda soykırımı hakkında çalışmalar yapan bir araştırmacının, soykırım periyoduna ait cumhurbaşkanlığı arşivlerine erişim talebini reddettiği biliniyor.
Bütün bunların yanı sıra Fransa’ya karşı bağımsızlık savaşlarında büyük kayıplar veren ve ekonomileri çöken ülkelerden gelen emekçilerin, düşük fiyat karşılığında Fransızlara nazaran daha ağır kurallarda çalıştırıldığı da biliniyor.
Ensonhaber
