Koenzim Q10 (CoQ10), doğal olarak bedenimizde üretilen bir moleküldür ve bilhassa yaşamsal işlevlerin geliştirilmesi için gereken enerjiyi üretmede değerli bir rol oynar.
Hayatın birinci 25 yılında insan bedeninde CoQ10 düzeyleri yükselir, lakin yaşlanma, kronik gerilim, statinler üzere birtakım ilaçların kullanımı ve sigara içmek üzere durumlar, onu en çok etkileyen karaciğer, kalp yahut böbrekler üzere dokulardaki varlığını kademeli olarak azaltır.
CoQ10, bedenin üretmesinin haricinde besin yoluyla da elde edilebilir. Kırmızı et, hindi, tavuk, sakatat etleri, sardalya, alabalık, ton balığı, hamsi, ıspanak, brokoli, karnabahar, havuç, portakal, çilek, fıstık, ceviz, fındık, keten tohumu, buğday ve çavdar değişken ölçülerde CoQ10 içerir. Bu besinlerin istikrarlı bir diyetle tüketilmesi ile bedendeki CoQ10 düzeylerini artırmak için desteklere gerek kalmaz.
KOENZİM Q10’UN SIHHATE YARARLARI
Latince ubique’den gelen ve bedenin tüm hücrelerinde bulunduğu için ‘her yerde’ manasına gelen bir terim olan ubiquinone olarak da bilinen Koenzim Q10’un, çeşitli çalışmalarla belgelenmiş birçok sıhhat faydası vardır.
Yaşlanmayı yavaşlatır
CoQ10, ileri yaştaki insanlarda hücresel oksidatif gerilim düzeyini azaltmaya yardımcı olur. Araştırmalara nazaran, Akdeniz diyetini CoQ10 ile desteklemek yaşlanma sürecini geciktirmeye yardımcı olan bir antioksidan tesire sahiptir.
Kalp yetmezliğini tedavi etmeye yardımcı olur
Kalp yetmezliği çoklukla koroner arter hastalığı yahut yüksek tansiyon üzere öbür kalp rahatsızlıklarının bir sonucudur ve bu sorunlar kalbi, kasılması, gevşemesi yahut tertipli olarak kan pompalayamaması noktasına kadar etkilediğinde ortaya çıkar. Kalp yetmezliği olan 420 kişi üzerinde yapılan bir çalışmada, iki yıl boyunca CoQ10 tedavisinin semptomları güzelleştirdiği ve kalp sorunlarından ölme riskini azalttığı görülmüştür.
Doğurganlığı artırabilir
Bayanlar için doğurganlık yaşla birlikte azalır. İleri yaşlarda, CoQ10 üretimi yavaşlar ve bedeni yumurtaları oksidatif hasardan müdafaada daha az tesirli hale getirir. Bir araştırmaya nazaran CoQ10, yaşa bağlı bu düşüşe yardımcı olur ve hatta bilakis çevirebilir. Emsal biçimde, erkek spermi oksidatif hasarın tesirlerine karşı hassastır. Birkaç çalışma, CoQ10’un antioksidan müdafaayı artırarak sperm kalitesini, aktivitesini ve konsantrasyonunu iyileştirebileceği sonucuna varmıştır.
Bağışıklık sistemini güçlendirir
ABD Ulusal Kanser Enstitüsü’ne (NIH) nazaran CoQ10’un, bağışıklık sistemini uyardığı ve kimi kemoterapi ilaçlarının neden olduğu hasardan kalbi korumak yeteneğine sahip olduğu gösterilmiştir.
Spor performansını artırabilir
CoQ10, bilhassa hareketsiz insanlarda idman performansını geliştirebilir. Araştırmalarda, CoQ10 ve idmanın karşılıklı olarak birbirlerini etkilediği gözlemlenmiştir. CoQ10, fizikî idman performansını etkilerken, fizikî idman uygulamaları da CoQ10 üretimini artırıyor. Bu da spordan sonra güzelleşmeye yardımcı olabilir.
Karaciğer yağlanmasına karşı çaba edebilir
Belçika’da hayvanlar üzerinde yapılan bir araştırma, CoQ10’un karaciğerde biriken yağları yok etmeye ve bunları güç olarak kullanmaya yardımcı olduğunu buldu. Ayrıyeten hücresel metabolizmayı artırarak obez bireylerde sık görülen bir sıhhat sorunu olan karaciğer yağlanmasını önlediği gözlemlendi.
Beyni korur
Mitokondri, beyin hücrelerinin ana güç jeneratörleridir. Mitokondriyal işlev yaşla birlikte azalma gösterir. Mitokondrinin performans kaybı, beyin hücresi vefatına ve Alzheimer yahut Parkinson üzere hastalıklara yol açabilir. Ne yazık ki, beyin, yüksek yağ asidi içeriği ve yüksek oksijen gereksinimi nedeniyle oksidatif hasara karşı çok hassastır. Bu oksidatif hasar, hafızayı, bilişi ve fizikî fonksiyonları etkileyebilecek ziyanlı bileşiklerin üretimini artırır. Bir araştırmaya nazaran CoQ10, Alzheimer’ın ilerlemesini yavaşlatabilen bu ziyanlı bileşikleri azaltabilir.
Kolesterol düzeylerini dengeleyebilir
2018’de tümü tip 2 diyabetli 80 bayan üzerinde yapılan bir araştırma, CoQ10’un tesirlerini inceledi. 12 hafta boyunca 36 iştirakçiye günde 100 mg CoQ10 verilirken, öteki 44 bayana plasebo verildi. Araştırma, besini alan kümede insülin direnci, ferritin, toplam kolesterol ve LDL kolesterolünde bir azalma olduğunu, HDL kolesterolün ise değerli ölçüde arttığını tespit etti. Ek olarak, CoQ10 alan kümede kandaki trigliserit düzeyinin de düştüğü görüldü.
EKSİKLİK BELİRTİLERİ
Mümkün bir Koenzim Q10 eksikliğini tahlil etmek, hala daha fazla çalışma ve bilimsel delil gerektiren bir şeydir. Bununla birlikte, genel olarak semptomların güç eksikliği ile bağlantılı olduğunu bilinmektedir. Sorun şu ki, bu semptomlar Koenzim Q10’dan bağımsız olarak öteki eksiklikleri ve hastalıkları da gösterebilir, bu nedenle tüm olasılıkları kıymetlendirmek için bir doktora görünmeniz gerekir.
Beden tarafından Koenzim Q10 üretiminin azalmasına neden olabilecek faktörler ortasında statin kullanımı, amino asit tirozin yahut fenilalanin (Q10’un öncüleri olan) eksikliği, B6 vitamini eksikliği ve CoQ10 sentezinde yer alan proteinlerdeki genetik mutasyonlar yer alır.
Günlük önerilen koenzim Q10 ölçüsü ile ilgili çok az bilimsel çalışma vardır ve şimdiye kadar genel endikasyonlar, muhakkak tıbbi talepler için 30 ila 400 mg ortasında değişen günlük dozlardır. Bununla birlikte, ülkü olan bir beslenme uzmanından tavsiye almaktır.
Ensonhaber
